AKP iktidarındaki Türkiye, 6 yıl boyunca anlatılan “masalları” kuzu kuzu dinledi!.. Masalı anlatan mı çok mahir? Yoksa, dinleyenler mi çok saf?.. Bilemem...

AKP iktidarındaki Türkiye, 6 yıl boyunca anlatılan “masalları” kuzu kuzu dinledi!..

Masalı anlatan mı çok mahir?  Yoksa, dinleyenler mi çok saf?.. Bilemem...

•••

Türkiye de, toplantı ve gösteri hakkı yok! 1 Mayıs 2008 de görüldüğü gibi...

Türkiye de, düşünce özgürlüğü yok!  Onun yerine 301 var!

Hele düşünenler muhalifse, sonu ya hapis ya da mezarlık!.

Daha dün, gerçek katilleri “saklı” olan Hrant Dink’in duruşmasını izledik.

Bilinen, ama görmezlikten gelinerek öldürülen bir düşünce adamının, gizlenen katlediliş planlarına ulaşmayı bekledik..

Sonuç, bir daha ki sefere!..

•••

Türkiye de ifade özgürlüğü de yok!..

İfadenin yazıya, kitaba, dergiye dönüşmesi yasak!

Düşüncesini ifade etmeye çalışanı ya vuruyorlar ya da yakalayıp işkencede öldürüyorlar..

17 yaşındaki Ferhat Gerçek, geçen Ekim’de ‘Yürüyüş’ dergisi satarken polisin açtığı ateş sonucu felç kalmıştı. Onu vuran polis hâlâ tutuklanmadı!..

Bu Ekim’de, “Gerçek’e yapılanları” protesto için ‘Yürüyüş’ dergisi satan Engin Ceber, işkencede demir çubuklarla dövülerek öldürüldü. Yapanlar belli değil!..

TBMM İnsan Hakları Komisyonu ilgisiz!..

Başbakan ve İçişleri Bakanı sessiz!

•••

Kısaca Türkiye de en temel hak olan “Yaşam Hakkı” tehdit altında!..

Kimsenin umurunda bile değil!..

Masallar devam ediyor... Dinleyenleri mest oluyor!..

Her şeye rağmen “Bize müstehak” demek içimden gelmiyor!..

•••

Engin Ceber’i kimler dövdü?

Önce İstinye Karakolu’nda polisler...

Sonra Metris’in kabul bölümünde jandarma...

Peşinden cezaevi infaz memurları...

•••

Ceber öldü!.. Şimdi suçlu aranıyor…

“Bilinen” ama “gizlenen” suçlular!.

•••

İşkence sadece poliste yapılmıyor. Jandarma bölgelerinde de aynı durum geçerli.

Dün basında, kafasına poşet giydirip göğsünde yılan gezdirilerek işkence yapılan kişinin şikâyeti üzerine ceza alan, askerlerle ilgili haber vardı..

“Tezek” yedirmekten sonra “yılan” gezdirmek!..

Kaydettiğimiz aşama bu!

•••

Eskiden belki biraz çekingendiler... Yasa korkusu vardı!..

Aynı “Sıddık Bilgin”de olduğu gibi “Öldürüp gömüyor,” yani gizliyorlardı.

Sonra pervasız oldular!.. Alenen Metin Göktepe’yi öldürdüler.

•••

Raporlara göre;

2005’in sonu, 2006’dan bu yana Türkiye’de, daha çok ruhsal işkence yöntemleri uygulanıyordu. Herhalde iktidarın “Allah” Korkusu olduğu için!.. .

Yöntemlerde farklılaşma olmuştu...

Daha az iz bırakan, ya da hiç iz bırakmayan ve özellikle de ruhsal etkisi çok belirgin olan yöntemlerle işkence devam ediyordu.

Ama 2007 ve bu yıl, fiziksel işkencede de patlama yaşanıyor

Anlaşılan yüzde  47 oy ile, Allah korkusunu da aştılar!..

•••

İşkence, insanlık için yüz karası! İnsanlık onuru ile bağdaşmıyor.

İşkenceye en ufak “tolerans” gösteren ülkelere  “saygı” dahi duyulmuyor!.

Acaba “yurdum insanı” için  böyle mi?…

Bakıyorum, bazı internet sitelerinde son derece “cahilce ve vahşice” yapılmış taraflı yorumlar var:

“Ne yani! İşkence yeni mi yapılıyor? Eskiden de yapılmıyor muydu?” Gibisine...

Bu insanlara “böyle bir yönetim size müstehak.” diyemiyorsunuz! Çünkü, onları değil özgürlükten yana olanları işkencede öldürüyorlar!..

•••

Tarih boyunca “güç” politika tarafından yok edici olarak kullanılmak istenmiştir.

Çoğu zaman politik güç, az insanın kontrolünde; görüş ayrılıklarına, toplum eleştirilerine izin vermek istememiştir..

Böyle bir ortamda, despotizm ve diktatörlüğün ayak sesleri duyulur!..

•••

Çözüm, gücün paylaşılmasındadır. Yani demokraside.

Çözüm hak ve özgürlüklerle özdeşleşmektedir.

Siyaset anlayışı dine dayalı iktidarlarda, “özgürce düşünme” alışkanlığı, hakkın herkesin olduğu anlayışı oluşamaz!..

O nedenle “demokrasi de olmaz!.. İşkence bu anlayışın doğal sonucudur…

AKP  gitmelidir...