Tamam, ama korku siyasi refleks haline dönüşürse orada öncelikle huzurdan bahsetmek mümkün olamaz. İktidarın sürekli baskıcı sözleri insanları, bir yandan korkmaya teşvik eder, diğer yandan da kin ve nefret duygularının gelişmesine de neden olur. İktidara karşı olan tepkileri de çoğaltır… ••• Siyaset neden korkutmak ister? Yaptığı çözümlemeler ve yönetme konusundaki yanlışlarının oya dönüşmeyeceğini anladığı zaman […]

Tamam, ama korku siyasi refleks haline dönüşürse orada öncelikle huzurdan bahsetmek mümkün olamaz.

İktidarın sürekli baskıcı sözleri insanları, bir yandan korkmaya teşvik eder, diğer yandan da kin ve nefret duygularının gelişmesine de neden olur.

İktidara karşı olan tepkileri de çoğaltır…

•••

Siyaset neden korkutmak ister?

Yaptığı çözümlemeler ve yönetme konusundaki yanlışlarının oya dönüşmeyeceğini anladığı zaman devletin yetkilerini kullanarak oy devşirmeye çalışır…

Tekrar iktidar olamayacağı korkusu, halkı korkutarak kendine bağlama güdüsünü yaratır.

•••

Devlet kullanılmaya başlanınca, artık onun orantısız gücü de devrededir.

Başta bürokrasi ve güvenlik teşkilatları olmak üzere devletin yasalara uymama hakkını kendinde gören bazı meşru ama yasadışı faaliyet içindeki kurumları kendini meydanlarda göstermeye başlar…

Kamu nitelikli sivil toplum örgütlerini de yanına alan iktidar, korkutma dozunu artırır.

Korkutulan örgütlerin bir kısmı siyasi iktidarın yanında durduğunu belli eden açıklamalar yapmaya başlar… Bir kısmı da iktidarın tam karşısında durur.

Korkmayanlar, ”korkunun ecele faydası yok” diyenler çoğaldıkça iktidarın yönetme üstünlüğü kaybolur…

•••

Siyasetçinin korkusu, halkı korkutmanın nedenidir!.. Korktukça daha fazla korkutmaya çalışır. Korkuttukça daha da fazla korkar!… Korkan siyasetçi sonunda kaybeden siyasetçi olur!..

•••

AKP Van milletvekili Abdulahat Arvas diyor ki;” AKP Van da kazanamazsa tüccarlar kaybedecek, başörtülüler caddelerde yürüyemeyecek, esnaf huzurlu olmayacak, yine silahlı çeteler şehirde peydahlanacak, esnaf yine ikinci vergiye tabi olacak.”

•••

İnsan kaybetme korkusuna kapılınca hezeyanları artar!.

Arvas’ın siyaseti bilmemesi normal. Demokrasiden feyz almaması da şaşırtıcı bir durum değil.

Çünkü onu reisi aldı ve hiçbir niteliği yokken milletvekili yaptı. Unvan ve para sahibi oldu… Van’da itibar gördü…

Yerel yöneticinin seçildiği 31 Mart seçimiyle Türbanlı kadınların dolaşamamasının ya da esnafın ikinci vergi vermesinin ne ilişkisi olabilir…

•••

Aynı yöntemi zamanında dönemin başbakanı Davutoğlu da kullanmıştı.

Ancak Korku gerçekleri de söylemesine neden olmuştu.

“Eğer AKP’ye oy vermezseniz bombalar patlamaya devam eder… “

Van’da ki konuşmasında ;  “ …sadece bombalar patlamakla kalmaz beyaz Toroslar da dolaşmaya başlar!..” diyerek korkutmanın zirvesine ulaşmıştı. 1 Kasım seçimlerinden önce Suruç’tan başlayarak patlatılan bombalar hafızalarımızdan gitmedi…

Ankara’da Kızılay ve Gar katliamlarında ölen yurttaşlarımızı unutmadık…

•••

Bir şeyi daha unutmadık!..

AKP, 7 Haziran’da iktidar olamamıştı.

Onlarca bomba patladı.. Yüzlerce insanımız parçalanarak öldü. 1 Kasım’da AKP iktidar oldu. Bombalar sustu…

•••

Denilecek ki; AKP iktidar olunca güvenlik önlemleri tam olarak alındı, terör durdu…

Peki, 7 Haziran seçimlerinden önce de 1 Kasım seçimlerinden sonra da AKP iktidar, Davutoğlu’da başbakan değilmiydi??. Yani Değişen bir şey yoktu…

Şimdi can alıcı soru şu;  

Neden bombalar seçim öncesinde patladı. Seçim sonrasında patlatılmadı???!!!

•••

Bir kez daha anladık ki; korkanlar korkutarak varlıklarını sürdürmek istiyorlar.. Ama sonunda korktukları başlarına geliyor. Siyasi korkaklar bir gün iktidardan mutlaka düşecekler. Dünya siyaset tarihi bunu çok kez yazmış… Bizim özdeyişimizi tekrar hatırlatmakta yarar var.

“Korkunun ecele faydası yok!”