“Münbiç bitmedi ki Rakka başlasın” demek Fırat Kalkanı başarılı olmadı demektir

Menbiç zor Rakka daha da zor

Recep Tayyip Erdoğan’ın El Bab Harekâtı’nın bittiğini söylenmesine rağmen Harekât sonrası açıklamaları dış politikadaki kafa karışıklığını bir kez daha göstermiş oldu. Başlattığı ve IŞİD’e karşı koalisyonun destek vermediği Fırat Kalkanı Harekâtı’nda önce ÖSO’ya verdiği destekle Cerablus’u n IŞİD’den alınmasının ardından Azez’de üstünlük sağlaması, yine ÖSO’ya verilen destekle El Bab’ın büyük bölümünün IŞİD’den kurtarılması başarı hanesine yazılabilir. Türkiye bu aşamalardan sonra hedef olarak Menbiç ile Rakka’yı hedef aldığını açıklamıştı.

Ancak Fırat Kalkanı Harekâtı’nın Başbakan Binali Yıldırım tarafından bittiğinin açıklanması tasarlanan Menbiç ve Rakka planlarının da hayata geçirilemeyeceğini göstermişti. Çünkü ABD ile Rusya’nın sınırlı bir destek verdikleri ya da göz yumdukları Harekâtın daha ileri gitmesine onay vermedikleri de ortaya çıkmış oldu. Erdoğan’ın, kendi başbakanını yalanlarcasına Harekâtın süreceğini söylemesi, durumu iyice karmaşıklaştırdı. “Münbiç bitmedi ki Rakka başlasın” dediğinde Münbiç’e ilişkin bir operasyon niyeti olduğu anlaşılıyor. Ama Erdoğan’ın söylediği ikinci cümle, olayın böyle olmadığını da gösteriyor. Erdoğan “nihai bir karar henüz verilmedi. Putin’le görüşmem vardı bu konularda. Menbiç noktasında ortak Harekât kararı verildiği anda PYD ve YPG güçlerinin Fırat’ın doğusuna ötelenmesini istiyoruz. Araplar yerleşsin diyoruz” derken Menbiç’te PYD ile işbirliği yapmakta olan ABD’nin askeri güç bulundurduğunu bilmiyormuş gibi konuşuyor.

Erdoğan’ın beklediği “ortak karar” çıkacak mı? Çıksa bile ABD askeri varlığının olduğu Menbiç’e girdiğinde ABD ile karşı karşıya gelmeyi göze alacak mı? Bu soruların yanıtı çok net: Türkiye bu kadar riski göze alamayabilir.

Erdoğan “Derdimiz Münbiç’te bayrak sallamak değil” derken doğru söylüyor. Onun “derdi” Menbiç’i ele geçirerek hep oluşturmak istediği “güvenli bölge”yi gerçekleştirmek, daha da önemlisi Kürt kantonlarının birleşmesini engellemek. “Münbiç bitmedi ki” ifadesi Fırat Kalkanı’nın sanıldığı gibi “başarılı” olmadığının itirafı.

Menbiç kolay hedef değil Türkiye açısından. Kendi “Kürt fobisini” Rusya ile ABD’nin paylaşmadığı sır sayılmaz. ABD ile Rusya’yı aynı anda karşısına alacağını kimse iddia edemez Türkiye’nin. ABD, Menbiç’te asker bulundururken öte yandan kentin batısındaki Kirediye ve Cub el-Hamra köylerinin Türkiye destekli ÖSO tarafından PYD'den alınmasına göz yumdu. Bunu yapan ABD Türkiye’nin Menbiç’e ilerlemesine aynı anlayışı gösterebilir mi? Ayrıca her şey Erdoğan’ın istediği gibi gitmesi durumunda Rakka’ya yönelmek sanıldığı gibi kolay mı? Bu sorular ortada duruyor. Ama Rakka’ya ilerlerken Türkiye’nin orada ABD destekli PYD güçlerinin yanı sıra Suriye Ordusu’yla da karşılaşacağı kesin. Ayrıca ABD, IŞİD’e karşı bölgedeki en sıkı müttefiki PYD’ye yönelik bir Türkiye operasyonuna onay verecek gibi görünmüyor. Bölgede ileriye dönük planlamalarda Kürt gücüne ihtiyaç duyan bir ABD’den bunu beklemek gerçekçi değil. Geriye Recep Tayyip Erdoğan’ın hesapsız ihtirasları sonucu yapılacak bir çılgınlık girerse durum elbette değişebilir, bu da gerçek bir felaket olur.
Fırat Kalkanı Harekâtı’nın, hem de ABD Dışişleri Bakanı Türkiye’deyken sonlandırılmasına rağmen, başka isimler altında sürdürüleceği de bilinmiyor değil. Zaten Suriyeli yetkililer Türkiye’nin Suriye’nin içinde yeni “terör” örgütleri kurduğunu resmi olarak açıkladılar.

Fırat Kalkanı Harekâtı iddia edildiği gibi başarılı olsaydı Türkiye gizli kapaklı bir biçimde Suriye’de, adı geçen ülkenin yetkililerinin dediği “terör grupları”nı oluşturmazdı. Rakka’ya gitmeyi aklına koyan Erdoğan, daha Menbiç’le hesabın bitmediğini söylüyorsa olan bitenden ders almadığını ortaya koymuş oluyor.

Bu macera bitmez. Ama ülkeyi bitirir.