PLANDEMİK
COVID-19’un şiddetle ilerlediği mart ve nisan aylarında bütün gözler uzmanlara dikilmişti. Virüse karşı alınabilecek önlemler için, muhtemel çareler için, ne zaman biteceğini anlamak için tabip ve biyologların ağzına bakmaktaydık. Süregiden felakete rağmen, bunun memnuniyet verici olan bir tarafı da vardı: İşler ciddiye bindiğinde sözdebilimcilere değil uzmanlara dönüyordu yüzümüz. Hatta şakalaşmaya başlamıştık, homeopatlar sustu, aşı karşıtlarının sesi kesildi diye. Pandemi bize bilimsel düşüncenin önemini öğretmiş olabilir miydi?
EPEYCE YANILMIŞIZ
Mayıs başında “Plandemic” isimli, Judy Mikovits isimli bir virologla bir röportaj içeren bir video çıktı. Mikovits’e göre içinde bulunduğumuz salgın gerçek değildi, ölümleri yanlış yere COVID-19’a bağlıyorduk, bütün bunlar büyük güçlerin tasarladığı bir komploydu. Video açıkça aşı karşıtlığı yapıyordu ve bir virologdan beklenmeyecek temel bilgi hatalarıyla, hatta tehlikeli yanlışlarla doluydu: Maske takmanın virüsü aktive edebileceği, aşıların viral hastalıklara karşı etkisiz olduğu, grip aşısının koronavirüs kapma ihtimalini artırdığı gibi.
Aşı karşıtı komplo teorilerinin her zaman belli bir alıcısı vardır, ama bu sözde belgeselin yayıldığı günlerde, normalde bu tür teorilere yüz vermeyen insanlar da burada söylenenlerin doğru olabileceğini düşünmeye başladılar. Bunun sebebi videonun dikkatli bir retorik ile hazırlanmasıydı. Önce Mikovits’i tanınmış, saygın ve önde gelen bir araştırmacı olarak tanıtıyorlar, oysa herhangi bir sıradışılığı yok. 2009-2011 döneminde virüslerin kronik yorgunluk hastalığıyla ve otizmle bağlantılı olduğuna dair devrimci çalışmaları olduğu öne sürülse de, bunların daha sonra tekrarlanamadığını ve yayından çekildiğini gizliyorlar. Mikovits’in bilimsel jargon kullanan sakin sesini duyanların, onun sağlam bir bilim insanı olduğunu düşünmelerinde anormal bir şey yok.
Mikovits, sempatik bir otorite figürü görüntüsüne büründürüldükten sonra hakkı yenmiş, susturulmuş bir trajik kahramana dönüştürülüyor. Videodaki iddialara göre Mikovits’in bilimsel yayınları engellenmiş, doğruları söylediği için işinden atılmış, evini özel harekat basmış ve haksız yere hapiste tutulmuş. Dinleyenlerin sempatisi daha da artıyor ve şeytanlaşan karşı tarafı dinlemeye daha az açık oluyorlar. Oysa Mikovits’in işine etik sorunlar ve veri tahrifi gibi sebeplerle son verilmiş, işyerine ait bilgisayarı ve verileri teslim etmediği için kovuşturma başlamıştı. Evini polisin basması ise düpedüz yalandı.
“Plandemic” dörtnala zırvalama taktiği kullanan, ortaya attığı bir yığın yanlış içinden hangi birisini çürüteceğinizi şaşırdığınız bir video. Neyse ki doğrulama mekanizmaları epeyce hızlı çalıştı ve dünyada birçok kişi “Plandemic”in iddialarını bilimsel gerçeklerle karşılaştıran videolar ve yazılar hazırladılar. Türkçe olarak Yalansavar’da Işıl Arıcan’ın [1] ve Evrim Ağacı’nda Çağrı Mert Bakırcı’nın [2] kapsamlı yazılarını tavsiye ederim.
Komplo teorileri ve sözdebilimler her zaman mevcut olsalar da, yayılmak için kullandıkları mecraların artık bu tehlikeli yalanları önlemeye başladığını görmek umut verici. YouTube, Vimeo ve Facebook videoyu sosyal ağlarından kaldırdılar. Twitter, videoyla ilgili etiketleri engelliyor. Google, Plandemic’i çürüten ve gerçekleri anlatan bilgi kaynaklarını öne çıkarıyor. Bu tedbirler ona bir yasak meyve çekiciliği verir mi, bilmek zor. Ama söylenen apaçık yalanlar insan hayatını riske atmaya başlayınca başka bir çare kalmıyor.
[1] https://bit.ly/2ArFgwT
[2] https://bit.ly/2TRPNbz