İsveç genelinde, ‘kesintisiz, hızlı internet’ olarak tanımlanan internet ağının yaygınlık oranı, yüzde 90’ları geçmiş durumda.

İsveç genelinde, ‘kesintisiz, hızlı internet’ olarak tanımlanan internet ağının yaygınlık oranı, yüzde 90’ları geçmiş durumda. Bu yaygınlık, Avrupa’nın en yüksek ikinci oranı. Peki şu günlerde İsveçliler, arama motoru Google üzerinden en çok neyin taramasını yapıyordur? Kimseye haksızlık etmeyelim, İsveçliler bile kendilerini tahmin edemediler. “İsveç’te, şu son dönemde, Google’da en çok ne arınıyor?” sorusu, ana haberlere konu oldu. Mikrofon uzatılan İsveçli, sokaktaki vatandaşlar, “Tüm dünya Julian Assange konuşuyor. Biz de onu arıyoruzdur” dediler ama yanıldılar. Assange’ı, İnterpol ile aratıp sonunda İngiltere’de tutuklatan İsveç, Google’da “Cacık nasıl yapılır?” bunun tarifini arıyor. Assange, “İsveç, NATO’nun gizli üyesidir” diye bir iddia ortaya atıyor, İsveçli, internet üzerinden, Yunanlıların ‘Tzatziki’ dediği, bizim cacığın, içine su katılmamış hali olan mezenin tarifinin peşine düşmüş durumda. Google-İsveç’ten yapılan bu açıklama herkesi şaşırttı ama sıralama ortada.

Google-İsveç yöneticisi açıklıyor; “Google üzerinden yapılan arama istatistiklerine baktığımızda, dünya üzerindeki pek çok ülke için ‘seks’ konu başlığını birinci sırada görürüz. İsveç’te, Google arama motoru üzerinden yapılan taramaların ilk on kelime listesinde ‘seks’ yer almıyor. İsveçlilerin internet alışkanlıkları çok farklı” diyor. Google üzerinden “yemek tarifi” aramalarında birinci sırayı cacığın alması komik. İnsan bir kez cacık yedikten sonra “Bu nasıl yapıyorlar?” diye merak eder mi? Zaten yerken içinde ne var, ne yok anlarsın. Tarife ne hacet? Köfteyi, üzerine reçel koyup karıştırıp yiyen İsveçliye, cacığın neresi karışık gelmiş acaba?

Bu son çalışma, Google’da, bir kategoriye tabi tutulmadan, genel olarak en çok aranan kelimenin, Facebook, olduğunu gösteriyor. İkinci sırayı, Türkiye’de bir açılıp bir kapatılan Youtube, takip ediyor. Sıralamada, Aftonbladet gazetesi, üçüncü geliyor. Ülke içinde, ikinci el eşyaların alınıp satıldığı, Blocket sitesi, dördüncü sırada. Onu, Hotmail takip ediyor. İsveç’te kişilerin ya da kurumların adres ve telefon bilgilerinin kayıtlı olduğu Eniro sitesi, Google üzerinden yapılan en yaygın aramalarda, altıncı sırada yer almış. Aynı şekilde adres ve telefon bilgisi veren Hitta.se sitesi, Erino’nun hemen arkasında. Sekizinci sırada, internet üzerinden alışverişlerde kullanılan Tradera isimli bir sitenin adı var. Sol kesimin gazetesi kabul edilen, Expressen gazetesi, Google arama motorunda en çok taraması yapılan dokuzuncu isim. Onuncu sırayı ise Swedbank kelimesiyle bir banka almış durumda.

Amerika’nın durduramadığı Julian Assange’ı, tecavüz şüphesiyle köşeye sıkıştıran İsveç’te, İsveçlinin son dönem internet taramalarında WikiLeaks ya da Assange’ın esamesi okunmuyor. Hem de WikiLeaks sızıntılarında İsveç’ten bol bol söz edildiği halde. Belki başbakanları için “İsviçre’de 8 banka hesabı var” iddiaları ortaya atılmadığı içindir bu ilgisizlik. Yine de WikiLeak’sin son bombardımanında İsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt için yazılanlar oldukça ilginç. Amerikanlı diplomatlar, İsveç’in Dışişleri Bakanı için sınırlı bir politik beceresi olduğunu rapor etmişler ve “Orta büyüklükteki bir köpek ama tutumları büyük köpek gibi” ifadelerini kullanmışlar. Raporlarda, “Etkili bir iletişim ağı var” denilen Bakan Bildt, hakkındaki yorumlara, “En azından, pudel, süs köpeği değilim” diye cevap verdi.

Bir elinde cımbız, bir elimde ayna, umurumda mı dünya diyen, “Amerika’yla birlikte götürülen istihbarat çalışmaları, İsveç Parlamentosu’ndan gizleniyor” iddialarına, pek aldırmayan, derin devletini merak etmeyen İsveçli, ne okuyup, neye ilgi gösteriyor? Medya analiz şirketi Retriver’ın 2010 yılının ilk 11 ayını kaplayan çalışmasına göre, İsveç’te gözler kulaklar Zlatan İbrahimoviç’te. Şu sıralar İtalyan kulübü Milan’da futbol oynayan Zlatan, bir günde 74 kez, İsveç gazetelerinde ve web sayfalarında yer alıyor. Göçmen kimliği olan Zlatan İbrahimoviç, İsveç’in bir çeşit milli kahramanı ve yılbaşından beri medyada, 24 bin 727 kez adı geçmiş. İsveçli de onu, okuyup okuyup hatim etmiş. Bakalım bu eğri, azda olsa, Julian Assange’ın İsveç’e teslim edilmesinden sonra değişecek mi?