Fransa önümüzdeki yıl yeni Cumhurbaşkanını seçecek...

Fransa önümüzdeki yıl yeni Cumhurbaşkanını seçecek.
Bir yıldır adaylar yoğun çalışma yapıyor!..
Seçim çok kritik bir döneme rastladı.
Sadece Fransa değil, Avrupa ve dünya da önemli sorunlarla karşı karşıya!..
Görülen o ki, böyle bir ortamda seçime giden Fransızların kafası hayli karışık!..
**** 
İçinde bulunduğumuz yılın başına kadar Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin koltuğu sallantıdaydı.
Sosyalist birliğin bu kez Sarkozy’i devireceği söyleniyordu.
Seçildiği günden beri geleneksel Fransız devlet adamlığına uymayan davranışları, özellikle dışa dönük özel yaşantısı, ırkçı tutumu, sosyal hakların kısıtlanması, varoşlardaki yoksulluk ve çiftçi sorunlarındaki çözümsüzlük Sarkozy’i iç politikada zora sokan nedenlerdi.
Hatta Sarkozy’nin uyguladığı politikaların aşırı sağı tetiklediği iddia ediliyordu.
****
Tam “bu kez gidiyor.” derken,
Arap Baharı sürecinde Fransa’nın ön alışı,
Libya operasyonunda aktif görev yapması,
İçinde bulunduğu ekonomik sıkıntı sırasında AB’nin aldığı kararlarda etkin olması,
İngilizlerin direnmesi karşısında lider Almanya ile ortak hareket etmesi,
AB’nin geleceğini Almanya ile Fransa’nın kurtaracağı kanısı,
Dikkatleri Sarkozy’nin üzerine çekti.
Yani "AB’nin ekonomik krizi” ve “Arap baharı” Sarkozy’i iç politikada tekrar gündeme taşıdı!..
****
Bu yıla kadar Sarkozy, Fransızlar için mizahi bir figür, “magazinsel” bir obje, gelip geçici bir Cumhurbaşkanı diye düşünülürken şimdi, gündemin getirdiği yeni algılamalar sonucunda seçimin en güçlü adayı olarak değerlendiriliyor!..
****
Şimdi Sarkozy bu gücü alabildiğine kullanıyor ve kazanmak için her fırsattan faydalanmaya çalışıyor.
Fransa’nın birliğini düşünmeden, ASALA’nın yaptığı “Orly katliamını” unutarak, 500 bin Ermeni kökenli seçmenden oy almak adına bilinen oyuna başvuruyor.
****
Sarkozy, tıpkı 2006'da olduğu gibi bu seçimlerde de “Ermeni Soykırımı” kartını kullanmak istiyor!..
Aylar önce Ermenistan’a yaptığı ziyaretle “soykırım kampanyasını” başlatmıştı!..
Bugün parlamentoda yapılacak oylamayla, 2001 Fransa’nın kabul ettiği "Ermeni soykırımı yapılmıştır.” kararını “ret edenlere”, hapis ve para cezası verecek olan yasayı geçirmeye çalışacak!
****
Bu yasa bir öncekinden çok daha ağır!..
Üstelik Avrupa anlayışına da aykırı!..
Yani, "düşünce ve ifade özgürlüğü” bayraktarlığı yapan kıta Avrupa’sının iftihar ettiği temel bir hakkın Fransa tarafından yok sayılması söz konusu!..
Benzeri yasa Avrupa'da sadece İsviçre'de var, O da AB içinde yer almıyor!!..
****
2006'da Fransa Parlamentosu'ndan geçen benzeri yasa, yapılan lobi çalışmaları sayesinde aylarca Senato Başkanlığı'nda bekletildikten sonra görüşülmeden “kadük” olmuştu!.
Ancak bu kez yasaya solcular da destek veriyor.
Senato Başkanı da değişti.
Üstelik, Sarkozy’nin Yahudi ve Ermeni kökenli iki yardımcısı yasalaşma çalışmalarını çok yakından takip ediyor!.
Türkiye’nin son zamanlarda İsrail ve Ermenistan’la olan ilişkilerini kullanarak doğrudan kulis yapıyorlar!..
****
TBMM bu kararı engellemek için bir parlamenterler heyetini Fransa’ya gönderdi.
Heyetin içinde bulunan CHP’li Haluk Koç ve Osman Korutürk’le görüştüm.
Koç ve Korutürk şimdiki durumun 2006’dan farklı olduğuna dikkat çektiler.
Dediler ki;
“AKP hükümeti baştan beri bu işi küçümsedi!..
Sarkozy’nin hamasetine aldandı! O nedenle ciddi girişimlerde bulunmadı!.
Oysa, Fransa ve Sarkozy paradan anlar!.
Ekonomik anlamda sıkıntı doğuracağını bildikleri bir işi yapmaktan çekinirler!..”
****
Koç, 2006'da tek başına oylamayı Fransa Meclisi'nde takip eden ve kabul edildikten sonra mücadelesini devam ettiren kişi.
Daha sonra Senato Başkanı ile yoğun görüşmeler yaparak o zamanki yasanın kadük olmasında katkıda bulunmuştu.
“O gün engellemek için gösterilen ciddiyet bu günkü AKP hükümetinde yok!..” diye ekledi..
****
Korutürk ise bir önceki Paris Büyükelçimizdi!..
İlginç bir anekdot anlattı!.
“Sarkozy Cumhurbaşkanı Gül’le Paris’teki görüşmesinde, Türkiye’de kurulacak “nükleer santralları” Fransa ile birlikte yapmayı teklif etmiş. Fransa’nın yeni nesil santrallarda teknolojik olarak çok önde olduğu, bundan böyle Fransa’nın yaptığı tüm nükleer santralların inşaat işlerini Türkiye’ye vermeyi arzuladıklarını söylemiş.
Kısaca nükleer santrallar yapımında ortaklık teklif etmiş!.
Bu güne kadar ne Cumhurbaşkanı, ne de hükümet bu teklife cevap vermemiş!..
Korutürk ilave ediyor. ”Bugün ortak olsaydık Ermeni yasasını hiç tartışmazdık!”
****
Her iki milletvekili de bu konuda epey emek harcadılar!
O nedenle gelişmeleri çok iyi biliyorlar..
Bugün Türkiye’nin baskısının pek fayda vermeyeceğini düşünüyorlar.
*****
Fransa başından beri son derece haksız!..
Siyasiler insanlık suçu işlemesine karşın seçimde oy almak için her türlü “etik dışı” faaliyetlerin içine girmekten çekinmiyor.
Benim için sıkıntılı olan kısım ise, “solcuların” da bu düşünce ve ifade özgürlüğünü yok sayan yasayı desteklemiş olması!..
Hal böyle olunca bu kez Senatodan geri dönme şansı da azalıyor!..
****
Türkiye elindeki iki gücü kullanmalı!
1-Fransa’da yaklaşık 450-500 bin Türkiye kökenli seçmen var yani Ermeni seçmenine yakın.
Bu seçmenlerin varlığı ve ortak hareket etme düşüncesi, Fransız siyasileri üzerinde etki uyandıracaktır. Böyle yapının oluşturulması ivedilikle gerekmektedir.
2- Türkiye’nin Fransa ile ticaret hacmi yaklaşık 15 milyar dolar.
Şu anda Fransız ekonomisini ayakta tutan en önemli firmalardan biri “Airbus” uçakları. (Airbus sadece Fransa’yı ilgilendirmiyor. Başta Almanya, İngiltere ve İspanya’yı da doğrudan ilgilendiriyor.)
Bugün Airbus’ın dünyada en büyük alıcısı Türkiye.
Türkiye bu kozu kullanabilir!..
****
Kısaca Fransa halkı, Türkiye’den ekonomik anlamda zarar göreceğini anlamalı!.
Ancak her zaman söylendiği gibi “Türkiye önce bağırır, sonra unutur” imajı bizim dezavantajımız olmaktadır!..
2001'den beri, yani “Ermeni soykırımı” kabul edildiği tarihten bu yana, önce tepki gösteren Türkiye, son 10 yılda Fransa ile ticaretini azaltacağı yerde daha da fazlalaştırmıştır!
Bu tezat elimizi kolumuzu bağlamaktadır!
****
Herkese kafa tutan bir ülkenin, bir zaman sonra, sözü inandırıcı olamaz! 
Hele hele inandırıcılığı giderek azalan AKP hükümetinin durumu, ülkeye daha da zarar verir hale getiriyor!
Bakın günlerdir Sarkozy, Cumhurbaşkanı Gül’ün telefonlarına cevap vermiyor!.
Bu kadar aşağılanmayı hak ettiğimizi düşünen varsa, bu hükümeti alkışlamaya devam edebilir!.