Bir ideolojik aygıt olarak medya –Louis Althusser’in kulakları çınlasın- Ortadoğu ve Kuzey Afrika’nın yeniden dizayn edilmesinde kendisine biçilen...

Bir ideolojik aygıt olarak medya –Louis Althusser’in kulakları çınlasın- Ortadoğu ve Kuzey Afrika’nın yeniden dizayn edilmesinde kendisine biçilen “kutsal” görevi sekmez bir biçimde yerine getiriyor.

Rolünü yerine getirmekte bir an olsun tereddüte düşmeyen “şanlı” basınımız Gobbels’in aklına gelemeyecek uygulamalara imzalar atıyor. CIA’in psikolojik savaş diliyle yazılmış haberlerin hedefinde Libya’nın ardından şimdi de Suriye var.

Bölgesel “emperyal” dönüşümün tamamlanması için önemli halkalardan birini oluşturan Suriye’nin alt edilmesi gerekiyor. Tam da bu noktada gerek yazılı gerekse de görsel medya adeta emperyal yalanlar üretme merkezine dönüşmüş durumda.

Oryantalist bir bakış açısıyla yapılan, maalesef Suriye’de yaşananları objektif olarak irdelemekten bir hayli uzak değerlendirmeler “yalanlar değirmeni”ne adeta su taşıyor.

Çoğu haber, araştırma ve analiz, yabancı kaynaklardan olduğu gibi devşirilirken, egemen devletlerin çıkarları doğrultusunda sorgulamadan pazarlanan haberler, medyada yoğun olarak yer almakta, işlenmekte.

Kitle iletişim araçları üzerinde mutlak bir hakimiyet kuran egemenler, -istisnalar hariç- medya aracılığıyla kitleleri diledikleri şekilde manipule etmekte. Kara bir propagandaya tabi tutulan kitleler, ne yazıkki Batılı laboratuvarlarda üretilen bu seri haberlere rahatlıkla aldanıp kanaat oluşturmakta.

Uluslararası medya ve onun yerli işbirlikçileri Suriye halkının haklı taleplerini emperyal müdahaleye zemin hazırlamak için kullanmakta.

Büyük güçlerin siyasi, ekonomik ve toplumsal emelleri gözetilerek düzenlenen bu tür ısmarlama haberler, bölgenin kırılgan toplumsal ve siyasi denklemi üzerinde barut görevi görmekte.

Medya benzer kışkırtıcı görevi daha önce Libya’da da üstlendi. İşgal ve saldırı senaryolarının pratiğe aktarılması için medya bir araç olarak kullanıldı. Kitleler uydurulan yalan haberler ve yorumlarla olası bir saldırıya hazır hale getiriliyor.

Tüm bu hengame içinde askeri müdahaleye karşı çıkan, her iki ülke halklarının kardeşliğine vurgu yapan bir grup akademisyen, gazeteci, akil adam, siyasetçi, araştırmacı, edebiyatçı ve sanatçı ile birlikte yaşananları yerinde gözlemlemek için Suriye’deyiz.

Brezilya, Arjantin, Venezuela, Rusya, Çin, Hindistan, İran, Avrupa ve Arap dünyasından katılımcılar Suriye-Türkiye dostluk grubunun ön ayak olduğu buluşmada, çatışmaların yaşandığı kentler yerinde görülecek, yetkililerle buluşulacak ve yaşananlara bizzat tanıklık edilecek.

Kuşkusuz Suriye halkının örgütlenerek sorunlarına çözüm araması meşru bir hak. Fakat bu meşruluk tıpkı Libya örneğinde olduğu gibi emperyalist girdilerle istismar edilerek ülke bir iç savaşa doğru sürüklenmeye çalışılıyor. Sonrası malum. İnsani müdahale adı altında gelsin işgal.

Ortadoğu’nun etnik, dini, mezhepsel çeşitliliğini gözler önüne seren oldukça karmaşık bir toplumsal ve idari yapıya sahip Suriye’nin siyasi denklemi, oryantalist bir bakış açısıyla anlaşılamayacak kadar çetrefilli. İç içe geçmiş katı siyasal sistemi, çelişkiler ile örülü sosyolojik yapısını yerinde bizzat görmeden yapılacak olan her türlü yorum ve değerlendirmenin ayakları yere basmayacaktır.

***
Nicolo Sacco ve Bartolomeo Vanzetti

Nisan 1920'de Massachusetts'te bir ayakkabı şirketinin paralarını taşıyan zırhlı araç soyulur. Araçtaki şirket muhasebecisi ve koruması vurularak öldürülür. Paraları alan iki soyguncu kimseye görünmeden sırra kadem basar.  ABD yönetimi soygunu komünist ve anarşist avına dönüştürmek için kolları sıvar.

Soygunun ardından, olayla hiçbir ilişkisi olmayan İtalya doğumlu iki Amerikalı anarşist Nicolo Sacco ve Bartolomeo Vanzetti asılsız iddialarla tutuklanır.  Komploya kurban giden anarşist gençler tüm dünyanın itirazlarına karşın 23 Ağustos 1927’de idam edilirler. Öldürülmelerinden 50 yıl sonra anarşist gençlerin itibarları iade edilir.  Amerikan adalet sisteminin ayıbı olarak hatırlanan davalardan biridir Sacco ve Vanzetti davası.  İki anarşist gencin idamı aynı zamanda burjuva yargısının sınıf çıkarları doğrultusunda nasıl kullanılabileceğini göstermek adına tarihi bir örnek  teşkil eder.