Bir sağlık sisteminin iyi çalışıp çalışmadığını en çabuk ve en güvenilir olarak nasıl anlayabiliriz diye sorarsanız…

Gidip acil servislere bakın derim.

Hastane acilleri bütün bir sistemin performansını yansıtan birer aynadır, aslında.

Eğer sizin birinci basamak sağlık hizmetleriniz yaygın ve kolay ulaşılır…

İkinci basamak sağlık hizmetleriniz yeterli ve donanımlı ise…

Ve de ikisi arasında iyi işleyen bir sevk sistemi kurmuşsanız…

Acil servisiniz de sorunsuz işliyor demektir.

Yok, bunları yapmayıp vaktinizi icraatın içinden övünmeleriyle geçirirseniz…

İş gelir acil servislerde tıkanır.

***

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Sağlık Uygulama Tebliği’nde gene bir dizi değişiklik yapıldı, önceki hafta.

Artık acil servisler de paralı oldu.

Amaç?..

Acil olmayan hastaların gereksiz yere acil servislere başvurmasını önlemek!..

Neymiş?..

Poliklinik muayenesi paralı, aciller parasız olduğu için vatandaş olur olmaz sebeplerle acile gidiyormuş.

Bu durumu engellemek için, bundan böyle, SGK’nın programına “Yeşil Alan Muayenesi” butonuyla giriş yapılan…

Yani hemen, o an, o saniye müdahale edilmesi gerekmeyen hastalar acil hasta kabul edilmeyecekmiş.

Devlet hastanesiyse sekiz, özel hastaneyse on beş TL tahsil edilecek...

Özel hastanede üzerine bir de ilave ücret, AKP parası yani, eklenecekmiş.

***

Ben de uzun yıllar acil serviste çalıştım, acile başvuran hastaların birçoğunun tıbbi anlamda gerçek acil olmadığını bilirim de…

Bir vakanın acil olup olmadığının, bırakın hastanın kendisini, doktor tarafından bile tespitinin her zaman ve kesinlikle kolay olmadığını da bilirim.

Yaşlı bir hastadaki mide ağrısının, bütün tetkikleri normal çıksa bile, bir kalp krizinin başlangıcı olup olmadığından, gözleme alınıp izlenmediği sürece emin olunamaz.

Acil servise karın ağrısı şikayetiyle müracaat eden bir hastada her doktorun aklına gelen ilk ihtimal apandisit olur da…

En tecrübeli cerrahların bile, bütün özenlerine rağmen yanılmaları ihtimal dışı değildir.

Ya da, SGK hazretleri aksini buyursa da…

Az önce ateşini otuz sekiz olarak ölçtüğünüz bir çocuğun birazdan havale geçirmeyeceğinin garantisi yoktur.

***

Türkiye’de acil servislerin uzun süredir istihap hadlerinin çok üzerinde bir yükle çalıştıkları…

Hele son yıllarda durumun sürdürülemez bir hale geldiği doğrudur da…

Bunun ne kadarının acilin ücretsiz olmasından…

Ne kadarının sağlık sistemindeki karmaşadan…

Ne kadarının sağlık eğitiminin olmayışından kaynaklandığı tartışılır, doğrusu.

Üstelik, devri iktidarında hasta sayısının artmasıyla övünüp duran, başkaca da övüneceği pek bir şey olmayan, bu Sağlık Bakanı değil miydi?..

N’oldu şimdi?..

***

Dahası…

Velev ki insanlar poliklinikler paralı, aciller parasız diye acili tercih ediyorlar…

O zaman gel polikliniklerdeki muayene ücretlerini kaldır...

Vatandaş gereksiz yere acile gelmesin.

Yok, öyle olmaz.

N’olacak, peki?..

Seçim zamanı sağlıktaki müthiş icraatlarımı anlatıp oyları toplarım…

Seçim sonrası, elime geçen her fırsatı vatandaştan para tırtıklamak için kullanırım.

Al sana Sağlık “Reformu”!..