Büyük başarıya muhtaç
AKP-MHP bloku kurtuluşu bol gürültü yapacağı başarıda arıyor. Bu başarı hikayesi, bazen doğalgaz, bazen uzay, bazen kara harekatı bazen de operasyonla kurtarılacak asker oluyor.
Son kamuoyu yoklamaları da gösteriyor ki AKP iktidara geldiği 2002 yılından bu yana en düşük seçmen desteğine sahip olduğu günleri yaşıyor. Üstelik kan kaybı durdurulamıyor. Benzer bir durum ortakları MHP için de geçerli. Kendisinden ayrılan İYİ Parti’nin yarısı noktasına kadar geriledi.
ŞOK TEDAVİ PEŞİNDELER
Cumhur bileşenleri bu aşağıya doğru gidişi durduracak kısa, orta ya da uzun vadeli bir plana sahip değil. Planlı programlı ilerleyecek bir zamanı da yok. Acil bir “şok” tedaviye ihtiyacı var. Toplumu sarsacak, farklı hissettirecek bir mucize gelişme peşinde. Aşağıya doğru gidişi durduracak böyle bir gelişmeyi yakaladıkları an ayaklarını yere basıp yukarıya doğru sıçrama şansının olacağını düşünüyorlar.
Ülke gündemi ekonomik krize ve yoksulluğa kilitlenmişken Erdoğan’ın muhalefetle ya da batı ülkeleriyle ilgili söyledikleri toplumu sarsmaya yeterli gelmiyor. En azından ayda bir müjde, altı ayda bir reform senede bir de ülkeyi dünya liginde üste taşıyacak bir gelişmeye ihtiyaç duyuyor. Hele ufukta seçim varsa bu durum kaçınılmaz hale geliyor.
HAVAYI DAĞITMAK İÇİN
Erdoğan’ın geçen hafta başı “müjdem olacak” diye duyurduğu gelişmenin PKK tarafından alıkonan 13 yurttaşın operasyonla alınması olduğunu acı bir deneyimle öğrendik. “Esirleri oradan almak istedik” diyen AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bunu hanesine yazılacak siyasi bir kazanım olarak görmesi sıkışmışlığının en net fotoğrafı oldu. Ama bu tablo yeni değil. Doğu Akdeniz, Libya, doğalgaz, petrol, HDP belediyelerine kayyum gibi birbirleriyle ilgisiz gibi görünen onlarca başlığın arkasındaki gerekçe toplumda kendisine ve partisine karşı oluşan olumsuz havanın dağıtılması.
SONUÇLARI KESTİRİLEMEZ
Erdoğan siyasetinin devamı için toplumu derinden sarsacak gelişmelerin yaşanma gerekliliği ülkenin bugünü ve geleceği için büyük riskler barındırıyor. Ülke içende ve dışında sonuçları öngörülemez gerilimlere yol açtığı-açacağı su götürmez bir gerçek. İktidarlarını devam ettirmek için toplumu adrenalin bağımlısı haline getirdiler. Erdoğan ve ortağı sonuç alamadıkça her seferinde daha büyük bir hamle peşine düşüyor. Her yeni hamle ülkeyi biraz daha uçurumun kenarına sürüklüyor.