Yazarımız Müslüm Gülhan’a konuşan Ulusal Takım’ın teknik danışmanı Muhsin Ertuğral, Covid 19’a yakalanan oyuncuların daha sakatlık riskinin daha yüksek olduğunun yapılan araştırmalarla kanıtlandığını söyledi.

Covid sakatlanma oranını katladı

Türkiye Milli Takımı’nın uluslararası teknik danışmanı Muhsin Ertuğral ile Yoğun futbol trafiğinde ortaya çıkan kaçınılmaz sakatlıklar üzerine yaptığım röportaj.

Günümüz futbol liglerinde, özellikle 5 majör lig olmak üzere yoğun maç trafiği ile sporcunun direnci ve performansı arasındaki etkileşme sonuçlarını açıklar mısınız?
1970'lerde Avrupa’nın en üst düzeydeki takımlar, sezon başına yaklaşık 40 maç oynardı. Barcelona, 2018/19 sezonunda 60’ı resmi olmak üzere, ortalama 4,5 günde bir maç oynadı ve 250’den fazla antrenmanı tamamladı. Şimdi bu sayı 80 resmi maça çıktı. Çoğu profesyonel oyuncu, maç trafiğinin yoğunlaştığı dönemde karşılaşmaların arasında beş günden daha az dinlenme süresi geçirilebiliyor.


Bu da günümüzde Avrupa’nın en büyük 5 liginde 60 maçın altında oynamayan oyuncuların ya sakatlandıkları ya da takımlarının kupa ve milli takımlarının kadrolarına dahil olamadıkları anlamına geliyor.

Bir de Avrupalı olmayan futbolcular, kendi ülkelerindeki maçlara gittiklerinde iklim ve saat değişiklikleri de dahil olmak üzere büyük seyahat zorluklarıyla karşı karşıya kalıyorlar.

Liverpool Teknik Direktörü Jürgen Klopp, bu konuda şu ifadeleri kullanmıştı: “Oyuncuların performanslarıyla daha iyi başa çıkmayı öğrenmezsek, sakatlıklar nedeniyle oyuncular yok olacak ve bu özel futbolcular olmadan bu harika oyun artık eskisi gibi olmayacak” uyarısında bulundu.

Guardiola'nın tezi şuydu: Müsabakaların arasında 72 saatten daha az toparlanma süresine sahip takımların oyuncularının rekabet dışı sakatlanma riski, daha fazla dinlenen takımlara göre önemli ölçüde yükseliyordu ve oyuncuları koruma amaçlı rotasyonlara ihtiyaç duyuluyordu. Olası sinerji kaybı veya momentum düşüşü ile karşı karşıya kalınması ciddi bir rahatsızlık yaratıyordu.

Bengtsson, Ekstrand ve Hägglund, 2013 yılında yaptıkları, Avrupa’nın 10 farklı ülkesinden 27 üst düzey futbol kulübünün UEFA Şampiyonlar Ligi’nde mücadele eden oyuncularını analiz ettikleri bir çalışmada, maçlardan sonra dört gün (veya daha az) dinlenme ile altı gün (veya daha fazla) dinlenme arasındaki farkta yumuşak doku sakatlıklarının önemli oranlarında artış gösterdiğini ortaya koydular.

Tabii futbol maliyetlerindeki artışı göze aldığımızda, sakatlık maliyet analizinde çok ciddi bir yer kapsıyor.

Yapılan bir çalışmada, profesyonel futbolcuların tüm sezon boyunca genellikle iki sakatlık geçirdiği belirtilmişti. Böylece 25 oyuncudan oluşan bir takımın, tüm sezon boyunca 50 sakatlıkla baş etmesi gerektiğini vurgulanmıştı.

Bu, 2013 yılında İngiliz birinci lig (Championship) kulüplerinin sakatlanan oyunculara sezon başına ortalama 14,7 milyon euro ödediği anlamına geliyor. Bu hesaplamaya, gerekli operasyonlar ve tıbbi tedaviler için harcanan masraflar dâhil edilmedi.

2016/17 sezonunda Premier Lig'de, sakatlanan oyunculara 207 milyon avro ödeme yapılmıştır. Yaşanan 735 sakatlıkta, her sakatlığın maliyeti ortalama 294 bin avro oldu.

2017/18 sezonunda bu rakamların da üzerine çıkıldı. Toplam 663 sakatlık ile başarısızlık sayısı azalmış ancak sakat oyunculara ödenecek maaş 255,4 milyon avroya yükselmiş, bu da bir sakatlığın maliyetinin ortalama 385 bin avro olmasına sebep oldu.

Sakatlanma riskini düşürebilmenin antrenman programları içeriğindeki programlanması üzerine değerlendirme yaparsak?
Sakatlanma risklerini düşürmek için, yüksek ve şiddetli koşu verilerine ihtiyaç duyulur. Yüksek hız içeriği olan antrenman programlarının iyi düşünülmüş bir şekilde işlenmesinin önemli olduğu açıktır. Burada tabii ki yük kontrolü de önemli bir unsurdur. Aynı zamanda futbolun şu anda giderek daha atletik bir stile doğru ilerlediğini ve çok güçlü bir oyun eğilimi olduğunu biliyoruz.
Şiddetli koşular ve artan koşu hızları, sakatlık riski için çok önemli birer etken olduğundan, her oyuncu için bireysel sprint günlüğü oluşturulması öneriliyor.

Sakatlanma riskini en aza indirmek ve performansı arttırmak için antrenman yüklemelerine yönelik önerileriniz nelerdir?
-Ne kadar?
-Ne kadar hızlı?
-Yüklenmeler birbirine Ne kadar yakın?
Antrenman yükü, hazırlık aşaması ve yarışma aşamasına karşılık incelenen parametre kombinasyonlarının hiçbirinde önemli bir değişiklik bulunmadığından, hazırlık aşamasında müsabakalardan alınan değerlerle, ortalama süre ve birim başına toplam mesafe değerlerini yarışma aşamasındakilerle karşılaştırırsanız, yarışma aşamasında önemli ölçüde artan değerler bulursunuz.

Peki, gelelim Covid-19 pandemisinin etkisine?

Köln Spor Akademisi’nde Bundesliga oyuncularının Covid-19 pandemisi nedeniyle lige verilen ara öncesinde ve sonrasında yaşadığı sakatlanma oranlarını inceleyen bir çalışma yapıldı. Öncelikli olarak oyuncuların, forvet, orta saha oyuncusu, kanat orta saha oyuncusu, merkez savunmacı, kanat beki ve kaleci olarak kategorize edildi.

Oyuncuların yüzde 17'si izolasyonun ardından oynadıkları ilk müsabakalarda sakatlık yaşadı.

Covid-19 izolasyonunun ardından maç başına sakatlanma oranı, Covid-19'un başlamasından önceki maç başına 0,27'ye kıyasla 0,84 olarak hesaplandı.

Covid-19 izolasyonundan önce 82 maçta 537 sporcunun yüzde 12,6'sı sakatlanırken, pandemi sonrası 224 maçta yüzde 11,2’si sakatlandı.

Bundesliga’daki 18 kulüpte sözleşmesi olan oyuncular üzerinde yapılan çalışmada toplam 3.438 sakatlık belgelendi. Bunun yüzde 40,6’sı müsabakada yaşanan sakatlıklar, yüzde 59,4’ünün antrenman sakatlanması tespit edildi.

Covid-19 izolasyonunun ardından futbolcuların sakatlanma olasılığının 1,13 kat daha fazla olduğu belirlendi. Ayrıca, futbolcuların Covid-19 izolasyonu ardından müsabakalardan çıkarılmalarıyla sonuçlanan sakatlanma olasılığının 3,12 kat fazla olduğu görüldü.