Bu bahsedilen gemi nerede? Nereye gidiyor? Mersin limanına beyaz öfke mi taşıyor. Denetimsiz mi yurda giriyor, oradan tüm dost ve kardeş ülkelere mi aktarılıyor malzemeler? Geminin kaptanı kim? Birisinin yedeğinde mi bu gemi? Gemi ne taşıyor? Kimin gemisi bu? Gemi niye hızla yol almak zorunda. Gemi sadece yüzse olmuyor mu? Gemi neden ekonomi üzerinden açılan deliklerden su alıyor? Delikleri kim açtı? Gemidekilerin ceplerinde para mı var da gemiden inip dövize ve altına yatırım yapsın? türkiye gemisini 20 küsur yıldır kim idare ediyor? Gemi neden dış güçlerin şamar oğlanı gibi takılıyor. Önüne gelen korsanlar, geminin orasını burasını nasıl sabahtan akşama yağmalayabiliyor? Geminin en güzel yerlerinde kimler kalıyor? Sintine tanklarında kim yaşıyor? Gemideyiz denilen kişiler bizler miyiz, yoksa cukkacı tayfa mı? Vatandaş zaten batmış acaba aynı gemide olanlar bizler miyiz? Teröristler, sürtükler, çapulcular, evde tutulmayan yüzde 49 da gemiye dahil mi?

***

Eski Ulaştırma Bakanımızın kaç gemisi var? Gemi var, gemicik mi var? Bizim gemilerle IŞID petrolü mü taşındı, İsrail’e mi satıldı. Kimin gemisi bu? Gemi niye batıyor? Gemiyi biz mi batırıyoruz? Şaka gibi bir ortam. Neredeyse şu güne kadar ne denildiyse tersi oldu. Sürekli aldatıldık, sürekli kandırıldık, sürekli de “Bana güven” diyen bir idare var. İdareye kimse güvenmiyor. Artık TL’ye yatırım yapma zamanı mı? Dolar ve Euro el ele 18 TL’de tutuşmuş… TL’ye dönelim tamam.

Peki bizim neredeyse içine bile alınamadığımız kamu bankalarından alınan düşük faizli kredilerle dövize abananlar kim? Gemi de gemiymiş? Türkiye’ye okyanusun öteki tarafından “söküm” için gelen hurda gemilerin içinde kimler var?

***

Aynı gemide olanlar belli. Ülkenin demir rantlarla dört bir yanını örenler, yolsuzluk ve inanılmaz kazanç ağları, yandaşlar, şakşakçılar, parayla ve iktidara olan yakınlığıyla para kazananlar, evlatları çakarlı çukarlı, lüks arabalarda, yatlarda şov yapanlar, yanan orman arazilerine oteller çakanlar… İşte gemidekiler bunlar. Mafya gibi bir ortamsın, sürekli ihaleler sana akıyor, vergilerin sıfırlanıyor, her işin rast gidiyor… Gemiden çıkış zor aşko. Gemi su alıyor, gemi batıyor ama biz zaten suyun içindeyiz. Gemi bize batmıyor, gemi güç sevdalıları için batıyor. Kaptan megafonla tüm gemiye anons yapıyor. “Gemi batarsa hepimiz batarız” derken aslında yine bizi, gariban vatandaşı, kahvaltısına beyaz peynir alsın mı almasın mı diye hesap yapan halkı düşünmüyor. Rant gemisi batıyor, inşallahla, maaşallahla, inmeyenle, dinmeyenle, damatla, bakkalla, gözünden ışık çıkartanla olmuyor. Gemi ışıl ışıl batacak. Gemiden arda kalanlar da toplanacak. Oradan da davalar mavalar. Zaten dava insanıydınız, davayla başlayan davayla bitecek.

***

Türkiye gemisi öyle paslanmış, öyle yıpranmış ki, nedense yanımızda şavaş halinde bulunan Rusya ve Ukrayna’dan bile kat kat yüksek enflasyona maruz kalıyoruz. Biraz daha enflasyona maruz kalırsak vatandaşlar olarak enflasyon radyasyonundan pırıl pırıl parlayacağız.

Matematikle, bilimle, pozitik yaklaşımla her fırsatta taban tabana ters giden kaptan, bakalım bu sefer gemi batmasın diye bizi karaya mı oturtacak?

A, pardon gemide biz değildik. Şimdi gemide olanlar düşünsün.