Karayip Korsanları: Salazar’ın İntikamı, film olarak eğlenceli ancak hayvan hakları ihlali ve ‘hacklendik’ yalanı açısından eğlencesiz

Karayip Korsanları: Hayvansever ve cesur ünlü aranıyor

Karayip Korsanları filmlerini daha önce izlediyseniz serinin bu beşinci filminden ne ummanız gerektiğini biliyorsunuzdur. Filmin hikâye akışı her zamanki gibi; Jack’in başı belaya girer, pek çok kişi gibi kötü ana karakter de Jack’in peşindedir ve Jack’in önemli bir şey bulması gerekmektedir. Salazar’ın İntikamı’nın en hoş ve yeni özelliği eski mevzuları birbirine bağlıyor olması.

En eğlencelilerden
Seriye genç delikanlı olarak dahil olan Will Turner’ın (Orlando Bloom) oğlu Henry Turner ve ilk kez tanıdığımız Carina karakterleri hakkında söylenecek pek bir şey yok. Derinlemesine tanıyamadığımız bu karakterler aksiyonun vagonlarından birer tanesi. Carina’nın zeki olduğu için cadı ilan edilmesi ise çok fazla kullanılmış. Filmin kötü karakteri olan Kaptan Salazar’ın (Javier Bardem) hikâyesi bu iki karakterinkinden daha anlamlı ama gene de bir Blackbeard (Karasakal) derinliğinde değil. Johnny Depp artık Jack Sparrow’un kontrolünü kaybetmiş gibi. Çılgın karakterine rağmen Jack gerçek biri gibi durabiliyordu ama şimdi sadece şaka gibi duruyor. Filmin iki yeni Norveçli yönetmeni başarılı sayılırlar ancak özellikle filmin aksiyon sahnelerinde gözlerim ilk üç filmin yönetmeni olan Gore Verbinski'yi aramadı değil. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim film yabancı eleştirmenlerin söylediği kadar kötü değil. Salazar’ın İntikamı serinin dördüncü filminden çok daha eğlenceli ama hâlâ ilk filmindeki tat yok.

Kapuçin maymunu ve hayvan hakları
Filmin çekimleri sırasında Kaptan Barbossa’nın evcil maymunu rolünü oynaması için getirilen iki Kapuçin maymunu sebebiyle hayvan hakları doğrultusunda pek çok tartışma yaşandı. En zeki maymun türlerinden olan, insanlar gibi hesap yapıp para ile harcama yapmayı dahi öğrenebilen bu maymunların eğlence sektörü için Amerika’dan çekimlerin yapıldığı Avusturalya’ya getirilmesi kabul edilir gibi değil. Walt Disney Pictures primatların setlerde kullanımını 2012’de yasaklamış olmasına rağmen ve Avusturalya’nın kendi biyogüvenlik yasası ile bu maymunların ülkelerine girişlerini 6 aylık karantina süresi ile engellenmiş olmasına rağmen bu özel maymunların sete getirtilmesi rezalettir.

Hayvansever ünlü aranıyor
Bu iki Kapuçin maymununun Avusturalya’ya gelişi ülkede haklı bir şekilde hayvan hakları savunucuları tarafından protesto edildi. PETA’nın da dahil olduğu hayvan hakları savunucuları Bruckheimer’ı CGI efektleri kullanmaya davet ettiler. Ama hiçbiri işe yaramadı. Aslında bu ve benzeri olayların çözümlenmesi çok basit. Birkaç Hollywood starı dese ki, biz evcil ve egzotik hayvanların kullanıldığı setlerde çalışmayı reddediyoruz, eminim sektörde her şey tamamen değişir. Mesela kendi köpekleri için büyük duyarlılık kasan Johnny Depp bu protestolara destek verebilirdi. Veya Walt Disney büyük bir örnek oluşturabilir ve bu maymunları CGI ile canlandıracağız diye geri adım atabilirdi. 250 milyon dolarlık bütçesi olan ve bunun 22 milyonunu federal fon olarak alan Karayip Korsanları’nı izlediğinizde bu önemli sessiz ayrıntılar aklınızda bulunsun istedim.

Bilgisayar korsanları yalanı
Geçen hafta Disney'in CEO'su Bob Iger, korsanların şirketin sistemine sızarak henüz gösterime girmeyen filmlerinden birini ele geçirdiğini söylediğinde, bunu reklam kokan hareketlerden olduğunu düşünmüştük. Ancak 15 Mayıs'ta bilgisayar korsanlarının fidye istemesi ve olaya FBI’ın dâhil olmasıyla gerçek olabileceğini düşündük. Üstelik bundan iki gün sonra bir torrent sitesinde bir müddet gözükmüş ve istenen para ödenmezse filmin 25 Mayıs’ta paylaşılacağı söylenmişti. Ama böyle bir paylaşım olmadı. Demek ki bu gerçekten de büyük bir reklam projesiymiş. Helal olsun hayvan haklarını göz ardı eden, helal olsun hacklendiğini söyleyerek medya aracılığıyla bizleri aptal yerine koyan bilyon dolarlık şirketlere!