Sedat Peker’in ifşasıyla başlayan tartışma kısa süre içinde rejim krizinin parçası oldu. Devlet Bahçeli’nin Soylu’nun arkasında durmasıyla tartışma, Cumhur’un geleceğini belirleyecek bir hal aldı.

Krizin dalgası Saray’a ulaştı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu çıktığı televizyon programında söylediklerinden çok üzerini örtükleriyle gündemi belirledi. Gazeteciler yerine AKP yöneticilerin yanıt veren Soylu, yurttaşlara değil Erdoğan’a seslenmeyi uygun budu. Soylu’nun ne söyleyip söylemediğinin tek kıymeti var o da bize AKP ve Cumhur İttifakı içinde yaşanan kavganın hangi boyuta geldiğini göstermesidir. Bu açıdan verdiği mesajlara hızla bakmakta fayda var.

Kader ortaklığı: Süleyman Soylu kişisel geleceği ile Erdoğan'ın geleceğini aynı cephede konumlandırdı. Uzun girizgahta ortak kadere bir düğüm daha attı.
Cumhur’un geleceği: 7 Haziran sonrası Davutoğlu’yla girdiği kavgasıyla Cumhur İttifakı'nı oluşmasında önemli rol oynadığını ve eğer devam edecekse yine pozisyonunun çok güçlü olacağı mesajını verdi.

Albayrak ve gül hedefi: AKP içinde sürekli kendini hedef alanlardan bahsederek tabana Adalet Bakanı Gül ve emniyet içinde bile eli olan Berat Albayrak’ı şikayet etti. Önümüzdeki günlere dair de düzenleme istedi.

Birlikte temizlenelim: Soylu Ağar ve Eken’i hemen elden çıkardı. Erdoğan'a bunlarla birlikte mücadele etmeyi önerdi.

Bir an önce konuşun: Ve belki de en önemli talebe sıra geldi. Erdoğan ve arkadaşlarından acil destek açıklaması istedi.

BBC’DEN BAHÇELİ’YE YENİ DURUM

Soylu’nun televizyon programına saatler kala BBC Türkçe’de AKP içinden ve kabineden iki isimin açıklaması yayınlandı. İki ismin açıklamalarına dayandırılan haberde Soylu’dan duyulan rahatsızlık net şekilde dile getirildi. Soylu’nun parti içerisinde etkin görevinin devamı halinde bir dizi tepkinin de geleceği belirtildi. Bu iki ismin kim olabileceği daha da önemlisi arkasında hangi grupların olduğunu Ankara’da gazetecilik yapan herkes tahmin edebilir. AKP içinde birkaç senedir MHP ile kurulan ortaklığa dair itirazlar ara ara telaffuz edilir. Daha çok AKP kurucuları ve onların fikri devamı şeklinde olan isimlerden bahsediyoruz. Peker’in açıklamalarını fırsat belleyen ekip anlaşılan Saray’ın yolu tuttu ve açık tavır bekliyor.

Tam burada Bahçeli'nin açıklaması devreye girdi. Soylu’ya en yüksek perdeden ve neredeyse Soylu’nun argümanlarıyla destek verdi. Yetmedi başta AKP’liler olmak üzere bu meseleye dair susanları da “kimse 3 maymunu oynamasın” diye uyardı.

ERDOĞAN NE ZAMANA KADAR SUSACAK?

Cumhurbaşkanı Erdoğan bu meseleye dair bir kez konuştu. Onda da “suni gündem” diye bahsetti. Ama artık çok fazla susma ve meseleyi görmezden gelme şansı kalmadı. Bu dakikadan sonra sustuğu her dakika Soylu’ya karşı tavır olarak algılanacak. Cumhur İttifak’ının geleceği de tartışma konusu olacak.
Diğer seçenek Erdoğan’ın tüm gözdesiyle Soylu’nun arkasında durması. Bu durumda da parti içinde başlayıp aşağıya doğru inen ciddi bir huzursuzluğu da hazır olmak zorunda. Üstelik “ipler Bahçeli-Soylu ikilisinde” algısı güçlenmiş olacak.

CUMHUR İTTİFAKI İÇİN NET ÇİZGİ ÇEKTİ

Her koşulda Erdoğan için zor bir karar anı. Düne kadar Soylu’nun tartışılıyor olması, onun yıpranması Erdoğan’ı rahatsız etmezken bu oyunu Bahçeli’nin çıkışı bozdu. “Dar kadro ortağının” dayak yemesine daha fazla razı gelmedi. Peker’in başlattığı ifşa harekatı ortağı ve partililerinin eliyle artık susarak çözemeyeceği bir noktaya da getirildi. Yaşananlar tam anlamıyla rejim krizine dönüştü.