CHP Genel Başkan Özgür Özel’in seçilmesinin ardından PM ve YDK üyelerinin seçimi de tamamlandı. PM seçiminde cinsiyet ve gençlik kotası uygulanırken Kemal Kılıçdaroğlu’na olan desteği ile bilinen eski PM üyesi Oğuz Kaan Salıcı’nın hazırladığı ‘Denge Denetleme Listesi’nden’ 9 kişi Özel’in anahtar listeyi deldi.

Yeni dönem, yeni kadrolar
CHP PM ve YDK oy sayımları beş buçuk saat sürdü. Sayımın ardından CHP’nin yeni A Takımı belli oldu. (Fotoğraflar: AA)

Öncü DURMUŞ

CHP’de geçtiğimiz günlerde gerçekleşen kurultayda yeni Genel Başkan Özgür Özel’in seçilmesinin ardından kurultayın son gününde yapılan Parti Meclisi (PM) ve Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) üye seçimi de tamamlandı. Pazar günü Ankara Spor Salonu'nda düzenlenen kurultayın ikinci günü PM ve YDK üyelerinin seçimi için yapılan oylama gece geç saatlere kadar sürdü.

Dün sabah erken saatlerde başlayan oy sayımı ise yaklaşık 5,5 saat devam etti. Sonuçların açıklanmasıyla beraber 60 kişilik Parti Meclisi üyeleri, cinsiyet kotası ve gençlik kotasının uygulanmasının ardından kesinlik kazandı. Parti Meclisi adayları arasında en fazla oyu 648 oyla Gökhan Zeybek aldı. Zeybek'i, 643 oy ile Özgür Karabat, 633 ile Bedirhan Berk Doğru ve 606 oy ile Ozan Işık takip etti.

Kurultayda “Denge Denetleme Listesi”ni hazırlayan Oğuz Kaan Salıcı, cinsiyet kotası dolayısıyla liste dışı kaldı.

Salıcı’nın listesinden 9 kişi Özel’in anahtar listesini delerek Parti Meclisi’ne girdi.

Bu isimler Müslüm Sarı, Orhan Sarıbal, Mehmet Tüm, Ali Haydar Hakverdi, Semra Dinçer, Koza Yardımcı, Aylin Nazlıaka, Saniye Barut, Gonca Orhan oldu.

Öte yandan CHP’de Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyelerinin belli olduğuna ilişkin iddialar, genel merkezden yapılan bir açıklama ile yalanlandı. CHP'den yapılan açıklamada, "Bazı mecralarda CHP’nin MYK üyelerinin belirlendiğine ilişkin listeler dolaşmakta, haberler yapılmaktadır. Bu haberler gerçeği yansıtmamaktadır. CHP MYK üyeleri, Cumartesi günü gerçekleştirilecek Parti Meclisi toplantısını izleyen günlerde belirlenecek ve resmi olarak ilan edilecektir" denildi.

KARDEŞLİK HUKUKU İKTİDAR YAPACAK

Oy sayımının bitmesiyle beraber kurultaya Divan Başkanlığı yapan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP'de Genel Başkanlığa seçilen Özgür Özel'i çalışma ofisinde ziyaret etti. Gerçekleşen görüşmenin ardından Özel ve İmamoğlu basın mensuplarının karşısına çıktı.

İlk olarak konuşan İmamoğlu, "Malumunuz 38. Kurultayımızla ilgili süreç tamamlandı. Süreci tamamladıktan sonra kurultay başkanı olarak kendilerini ziyaret edip sürece dair hem teşekkür edip hem de bilgi aktardım" ifadelerini kullandı. Kurultayın dengeli ve seviyeli geçtiğini belirten İmamoğlu, "Sayın önceki dönem Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'na yürekten teşekkür ediyorum. Kendilerini de yakın zamanda ziyaret edip kurultay sürecine dair hem düşüncülerimi hem teşekkürlerimi sunacağım. Bu kapsamda 8. Genel Başkanımız Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel'i ziyaret ettim. Görevimi bitirmiş oldum, genel başkanımdan izin isteyerek görevime dönüyorum" dedi.

Özgür Özel ise açıklamasında, "Ekrem Başkan hangi işin ucundan tutsa dört dörtlük yapan ve başarıyla sonuçlandıran birisi. CHP tarihinde bir ilk yaşandı. Kurultayın gergin olabileceği, farklı zorluklar olabileceği biliniyordu. Ekrem Başkan bu güvene layık olduğunu ve bu işi en iyi yapabilecek kişi olduğunu gösterdi. Çok zor bir kurultayı çok başarılı bir şekilde yönetti" ifadelerini kullandı.

"Hep konuşulan bir şey var; Ekrem Başkan'la aranızda nasıl bir ilişki var?" diyen Özel, şunları söyledi: "Bizim aramızdaki ilişki, kardeşlik ilişkisi, kardeşlik hukukudur. Ama bu kardeşlik hukuku, CHP'yi iktidara taşıyacak. İkinci yüzyılda kurucumuz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e layık başarıları hep birlikte alacağız." Öte yandan Özel, CHP TBMM Grup Toplantısı'nın haftaya salı yapılacağını bildirdi.

Ekrem İmamoğlu, PM seçimleri ardından Özgür Özel’i ofisinde ziyaret etti.

∗∗∗

İSTANBUL İL ÖRGÜTÜNÜN ETKİSİ VE TEŞEKKÜRÜ

Kurultay’ın güçlü bir değişiklik iradesi gösterdiğini vurgulayan Zeybek, Özellikle Mayıs seçimlerinin ardından var olan derin hayal kırıklıklarını, umutsuzluk iklimini değiştirecek bir kurultay yaşadık.

Toplumdaki değişim isteğinin yansıdığı bir kurultay olması bu açıdan önemli. Çünkü önce İstanbul İl Kongre sürecinde bütün çıplaklığıyla gördüğümüz değişim istediği Cumhuriyet’in 100’üncü yıl kutlamalarında sokakları ve meydanları dolduran geniş kalabalıklarda kendini gösterdi” dedi.

Yeni dönem PM sonuçlarına da değinen Zeybek, arkadaşlarımız önemli bir sorumluk görevini verdiler ancak listelere genel olarak bakılırsa ilk 4 sıra İstanbul örgütünden ve gayet genç bir yapılanmayla neticelendi. Bu sonuçlar İstanbul İl Örgütünün bir teşekkürüdür.

Bizler de Genel Başkanımız Özgür Özel ile birlikte çok hızlı bir biçimde aksiyon alarak partinin yeni dönemine dair çalışmalarımıza başlayacağız” dedi.

Gökan Zeybek - CHP PM Üyesi

DANIŞMAN SKANDALI

CHP’de yaşanan genel başkanlık yarışında İkinci tur oylamasının başlamasından hemen önce Kılıçdaroğlu’nun yarıştan çekileceği tartışmalarına ilişkin yeni iddialar ortaya çıktı.

Gazeteci Şaban Sevinç'in sosyal medya hesabından yayımladığı bir videoyu "CHP Kurultayında ilk tur oylama sonrası Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylıktan çekilmesi tartışmaları ve Kemal beye yapılan “çekilemezsin” baskıları" notuyla paylaştı.

Başkanlık yarışında ikinci tur öncesi gazeteci İmambakır Üküş, 
Kılıçdaroğlu’na "Çekilmenize izin vermiyorum" dedi.

Videoda Gazeteci İmambakır Üküş’ün, Kılıçdaroğlu’na “Hayır hayır hayır, izin vermiyorum çekilmenize…” diye bağırdığı görüldü. Sevinç ayrıca TV100'deki programda yaşananlara ilişkin bilgileri de aktararak, şunları söyledi: "Ekrem Bey, Kılıçdaroğlu’nun çekilmesini tavsiye etti. ‘Efendim çekilirseniz sizi de Onursal Genel Başkan ilan ederiz’ diye kendisine bir tavsiyede bulundu çünkü 2. turda Sayın Kılıçdaroğlu’nun kazanmasının mümkün olmadığı ortaya çıkmıştı. Kemal Bey bunu kabul etti ve çekilme kararını yakın arkadaşlarına iletti. Ancak bir gazeteci var İstanbul’da Sayın Kılıçdaroğlu’nun danışmanı gibi, o Sayın Kılıçdaroğlu’nun kolunu tutarak ‘Sakın çekilmeyin, biz izin vermiyoruz’ demiş. bunun üzerine Kemal Bey fikrini değiştirmiş."Öte yandan Üküş, Kılıçdaroğlu ile Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ arasında geçen protokolde de yer almıştı.

İmambakır Üküş

***

BU İŞ BAŞLADI... 

Bülent TEZCAN - CHP Aydın Milletvekili  

Önemli bir kurultay dönemi geçirdik bu sadece CHP tarihi için değil Türkiye siyasi tarihi için de önemli. Görevdeki bir genel başkanın yarışarak değiştirilebildiği bir süreci CHP’li delegeler ülke tarihine armağan ettiler. Bu siyasette ısrarla pozisyon koruma çabalarının iç dinamiklerle değişebildiğini gösteren demokratik yarış kültürü çok önemliydi.

Değişim iddiasıyla ortaya çıkan bu harekete delegenin önemli bir destek vermiş olması CHP’deki değişim iradesini gösteriyor. Bu aynı zamanda toplumdaki değişim iradesini gösteriyor. Yola çıkarken hem Özgür Özel hem biz, “CHP delegesi sokağın sesine kulağını tıkayamaz” dedi. Bu inandırıcı bulunmadı ama bu hayata geçti.

Başladı bu iş, yepyeni bir dönem başladı. 2024’te yerel seçimleri, ardından ilk cumhurbaşkanlığı, ilk milletvekili seçimini kazanacağız. Yepyeni ve asıl büyük değişim bundan sonra başlayacak.

Kurultay delegeleri genç ve dinamik bir PM oluşturdu. Değişimin kadroları eskilerle doldurarak olamayacağını söyledik, bunu delege hayata geçirdi.

Bu parti siyaseti hem gençleri hem deneyimli kadroları gerektirir, bu yapı doğru harmanını yapabildiğiniz ölçüde verimli olur. Biz siyaseti bırakmadık destek vereceğiz, katkı vereceğiz. Yeni arkadaşların enerjisi bu mücadeleye dahil edildi. Düne göre daha zenginiz. Sadece CHP’de değil, toplumda da önemli bir heyecan var. Herkes bir şeylerin değişebildiğini gördü. 21 yıldır AK Parti ve Erdoğan iktidarı var, son seçimde değişeceği beklentisi yükselmişti. Seçimi kaybetmekle büyük bir hayal kırıklığı oldu, değişmeyeceği izlenimi topluma hakim oldu. Bu kurultayda değişim kurultay delegelerinin desteğini alamasaydı o zaman toplumdaki bu çöküş yerleşik hale gelecekti. Kötümserlik hakim olacaktı. Bu kurultayın en önemli yanlarından biri sadece partideki değil toplumdaki değişim umudunu yarattı. Erdoğan’ın, otoriter rejimi yenebileceğimiz duygusunu yaygınlaştırdı.