1923 rönesansına “Cumhuriyet rönesansı” deriz. O, altı yüzyıllık halife baskısı altında inleyen tebayı, “yurttaş” yapma hedefi, İslam öncesi Türklerin dinine dönüş çabasını ve bilimsel okullar (köy enstitüleri) radikal bir din baskısından kurtulma ve sekülerleşmeyi ifade eder.

Felsefe, matematik, tıp, alfabe, batı bilimi, tiyatro başta olmak üzere müzik, resim ve sanatlarda ve demiryolları ve dokumacılıkta öyle bir yükseliştir ki bu, on yıl sonunda bir marş ile (“Çıktı Açık Alınla…”) sona erer (Gerçek son 1945’tir, Türkiye soğuk savaşta NATO müttefiki olur; bu, 1923 rönesansının kısa ömrünün de ilânıdır). İki ay önce Cumhuriyet’in 100. yılıdır ve Türk toplumu 10. yıl marşının ruhunu çağırmaktadır hâlâ.

1968 rönesansı ise Fransa’dan yayılan ve Türkiye’de yankılanan bir “sosyalizm rönesansı”dır. Dernekler, sendikalar, siyasi ve ideolojik canlanmalar bir üniversite ve gençlik rönesansı ve elbette kanlı bir askeri darbe ile sona erer. Yalçın Küçük’ün deyimiyle bu yıllar, “ağaçlar bile sola eğilir”. 

1923, kuşkusuz jakoben bir Türk rönesansıdır. 1968, içinde sayısız Dersim kökenli aydın ve devrimci öğrencinin yer almasına rağmen bir Dersim rönesansına dönüşemez. Kuşkusuz ikisi de geçmişin tutucu bağlarına radikal bir saldırı, büyük bir ilerlemedir ve apaçık Türkiye’ye özgüdür, ancak Dersim’e değil.

∗∗

Dersim Rönesansı –kaba çizgileriyle- şu seyri izler: Sosyalizmin yıkılması ve yerel kültüre ve anadile (“milliyetçilik çağı”nın başlaması, kabaca 1989-2019 yılları arası) yöneliş, köylerin yakılması ve büyük şehirler ve Avrupa’ya göç, batıda ve Avupa’da okuryazarlık ve eğitimin yükselişi, özellikle Avrupa’da boş zaman ve entelektüel ve kültürel-sanatsal çalışma ortamının doğması, Zazaca dil ve kültür çalışmaları yapan ilk doktoralı kuşağın doğuşu, kültürel çalışmaların hızla ve her yere yayılmasını kolaylaştıran internetin kullanımı, Avrupa’da Dersim örgütlenmesi ve bu örgütlenmenin finanse edilmesi, geleneksel oyunların (“Varvara Sılemanu” ve “Gağan”) şehir meydanlarında oynanmaya başlanması ve Zazaca’nın konuşma dili olmaktan çıkıp, sanat ve kültürün dili haline gelmesi. Dersim-Avrupa arasında gerçekleşen göç ve zamanla rutinleşen seyahatler, bilgi ve deneyim alışverişi anlamına da gelir. 1989 yılı sonrası Avrupa’da mayalanan Dersim rönesansı, 2013’de Munzur Üniversitesi’nde bir dil ve edebiyat bölümünün kurulmasıyla devam eder. Bu, -her yerde olduğu gibi- kültürel köklere bir dönüştür ve açık bir ilerlemeyi temsil eder. Bağımsızlık hareketlerinden sosyalizme, tüm devrimci hareketlerin –geleceğe olduğu kadar- geçmişe de bakması bir kural gibidir.

Dersim’de geçmişe yönelişi zorunlu kılan büyük bir kültür de vardır. “Kırmanciye” kültürü, bir tür “devletsizlik hali”dir. O dönemde merkezi devlete karşı silahlı aşiret toplumu, mahkemelere karşı pir-mürşitler öncülüğünde cem töreni vardır. Böyle bir geçmişe yönelişin ortaya çıkması kaçınılmazdır.

∗∗

Bu rönesansta “dine yöneliş” olmaz; zira Alevilik zaten sekülerdir. Ama tarihe yöneliş şiddetlidir: Efsaneler ve Kırkların Cemi’ne (“Cemê Qelxêru”) dönüşün yanı sıra; Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerini soran bir tarih kampanyasının (“Mezelê Seyidunê Ma Kotiê”) bu döneme damgasını vurması bir rastlantı değildir. Bu rönesansın dil, kültür, tarihte gerçek bir devrime, dernek ve cemaatlerden oluşan bir kurumsallaşmaya ve özellikle tiyatro ve sanatta (“Areyê Kay” başta “Belediye Tiyatrosu” ve “Belediye Çocuk Korosu”) somut adımlara yol açması karakteristiktir.

Kültür ve tarihte Daimi Cengiz ve Seyfi Cengiz, tarihte Mehmet Yıldırım, Yaşar Kaya, Hıdır Aytaç, din ve inançta Kadir Doğan, edebiyat, şiir ve dilde Sait Çiya, Berfin Jele, Haydar Karataş, Mehmet Gülmez, müzikte Metin-Kemal Kahraman ve diğerleri, tiyatro ve filmde Caner Canerik, Yılmazcan Şare, Uzun Mehmet, Musa Oktay, Cihan Ali Dede, Yıldız Deniz, Yeter Mor işte bu dönemin ürünüdür (“Geniş Dersim”den bakıldığında kadın sütyenine minik bir çip takarak dev bir tıp/bilim devrimine imza atan Koçgirili Canan Dağdeviren de bu takım içindedir).

Bu dağ, köy, Avrupa hikâyesinde, “Dersim Rönesansı”nda, “özetin özeti” işte böyle.