Fındığın başkenti olarak tanınan Ordu, turizm alanında hak ettiğini alamamanın sıkıntısını yaşıyor. Oysa, bu yörenin denizi, koyları,

Fındığın başkenti olarak tanınan Ordu, turizm alanında hak ettiğini alamamanın sıkıntısını yaşıyor. Oysa, bu yörenin denizi, koyları, hemen yanı başındaki dağlar ve yaylaları ve nefis yöresel yemekleri ile turizme sunacağı çok şey var.
Kent kendisini ziyaretçilere daha çekici kılabilmek için arayışlar içinde. Belediye Başkanı Seyit Torun, en önemli projelerinden biri olan teleferiğin gerçekleşmesi için çabalıyor. Belediye Meclisi’nin her partiden tüm üyeleri de teleferiğin bir an önce faaliyete geçip denizi Boztepe’ye bağlamasını sabırsızlıkla destekliyorlar.
Turizm büyük ölçüde tanıtım demek. Ordu bu açıdan en büyük hamlelerinden birine hazırlanıyor. Avrupa Gazeteciler Birliği (AEJ), yaklaşık 30 ülkeden 100 kadar Avrupalı gazetecinin katılacağı 2010 yılı kongresini ilk kez Türkiye’de Ordu’da toplayacak.
Geçen gün, Ordu Belediyesi’nde Başkan Torun’la yaptığımız basın toplantısında yerel medyaya kentin ev sahipliği yapacağı AEJ Kongresi’ni anlattık. Ertesi gün “Ordu’da dev organizasyon” manşetini atmıştı bir gazete.
Gerçekten de öyle, 7-10 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilecek kongreye Avrupa’dan önemli şahsiyetler yanında Ordu ile kardeş şehir anlaşması imzalaması hedeflenen Hırvatistan’ın turizm kenti Dubrovnik’in Belediye Başkanı da katılacak.
Kongrenin ilk gününde yapılacak; “İhtilaflı toplumların yakınlaştırılmasında medyanın ve turizmin rolü” ve “Türkiye: Avrupa için bir yük mü, fırsat mı?” konulu panellere Avrupa’dan önemli şahsiyetler ve Türkiye’den bakan düzeyinde konuşmacılar davet edildi.
Başkan Torun, 100 kadar yabancı gazetecinin ve önemli Avrupalı konuğun kentlerine gelecek olmasının, Türkiye’nin, Karadeniz bölgesinin ve Ordu’nun tanıtımı açısından son derece önemli bir fırsat olduğunu belirterek, bu fırsatı en iyi şekilde değerlendireceklerini söyledi.
Panellere Karadeniz İşbirliği Örgütü Ekonomik Konsey Başkanı Mr. Panayiotis Koutsikos, Uluslararası Avrupa Hareketi Genel Sekreteri Mr. João Diogo Pinto, Dubrovnik (Hırvatistan) Belediye Başkanı Mr. Andro Vlahusic gibi Avrupalı konuşmacıların katılacak.
AEJ kongresinin Avrupa’nın en önemli turizm kentlerinden olan Dubrovnik ile Ordu arasında uzun süreli bir işbirliğine ve turizme dönük bilgi değiştokuşuna vesile olması ve iki kentin “kardeş şehir” olması da planlanıyor.
Bu büyük organizasyonun gerçekleşmesinde Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) de önemli katkı sağlıyor. İnanıyorum ki, Avrupalı gazeteciler Ordu’da Anadolu konukseverliğini tanıyacak ve kongre sonrası Avrupa’nın pek çok ülkesinde onlarca Ordu âşığı ve gönüllü Ordu elçisi gazeteci olacak.
Avrupa’nın en önemli gazetecilik örgütlerinden olan ve 1961 yılında kurulan AEJ, Avrupa Konseyi üyesi 30 kadar ülkede örgütlü ve akredite olduğu UNESCO, Avrupa Konseyi, AGİT gibi uluslararası kuruluşlara medya ve basın özgürlüğü konularında danışmanlık yapıyor.
Bu güne kadar AEJ kongrelerinin yapıldığı yerler arasında Lizbon, Madrid, Dublin, Atina, Roma, Brüksel, Linz, Maastrict gibi kentler var. Şimdi, Ordu da bu kentler arasına yazdırıyor adını.
Ordu’nun bir turizm potansiyeli var. Bu kesin. Ancak, fındığın başkentinde küçük fındık üreticileri açısından işler hiç de iç açıcı değil.
Artık, gençler göçüp köyler yaşlılara kaldığından fındık bahçeleriyle eskisi gibi hane düzeyinde baş edilemiyor. Fındık işçilere toplatılıyor, her aşamada hane halkı emeği dışındakilere ücret ödemek gerekiyor.
Burada fındığı tanıyan Türk işçilere 40 TL, Gürcü işçilere 30 TL, Kürt işçilere de 25 TL yevmiye verildiğini görebiliyorsunuz. Bir bahçe sahibi bu ücret dengesizliğinin etnik bir nedeni olmadığını, Kürt işçilerin fındığı tanımadığını, sürekli gelen Kürt işçilere de fındık toplamada uzmanlaşmış Türk işçilerle aynı ücret ödendiğini söylüyor.
Sonuçta, 1 ton fındığı olan 4 bin TL kazanıyorsa yarısını işçiye ödüyor. En iyi hesap bu. Diğer yarısı ile de yaşa yaşayabilirsen.
Fındığın başkenti, fındık dışında gelir kaynaklarına gereksinim duyuyor. İlk akla gelen de turizm.