Muhafazakâr tabanda yaşananlar Erdoğan’ın kimyasını bozdu. Bir yandan siyasal İslamcıları gönlünü hoş ederken kantarın topuzunu da kaçırmaması gerekiyor. Yeniden Refah rejimin açmazını her geçen daha da büyütüyor.

‘Rüya, kendine gel’
Fotoğraf: AA

Erdoğan’ın söylem ve eylemi arasında açılan makasın sonuçları muhafazakar seçmenin kıyılarına kadar ulaştı. Erdoğan’ın Sakarya mitingi sırasında açılan “İsrail’le ticaret utancı sonlandırılsın” pankartı hemen kapattırılsa da etkilerinin silinmesi o kadar kolay olmuyor.

Rejim, hiç kuşku yok ki İslami dozu daha net bir Türkiye’yi çok fazla istiyor. Ama onun da biz çizgisi olmalı. Bu çizgi MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın 97’inci kuruluş yıldönümünde yaptığı konuşma ile çizilmişti. Tarikat ve cemaatlerin talepleri rejime biat ettiği ve toplumsal ilişkilerini organize ettiği oranda karşılanmaya devam edecek. Ama tek şartla. İktidarın çizdiği rota dışına çıkılmayacak. İktidarın bir erken doğumu kaldıracak hali kalmadı.

Erdoğan ve rejimin diğer bileşenlerinin bugün için tarikatlara dair ciddi bir sorunu yok. Onları kontrol altında tutabiliyor. Ama aynı rahatlığı Yeniden Refah’la yaşayamıyor. Bir türlü hizaya gelmeyen Erbakan şu anda oyunbozan durumunda.

YENİDEN REFAH AÇMAZI

Erdoğan ve Bahçeli 14 Mayıs seçimlerinin hemen öncesinde yakın tehlikeyi bertaraf etmek için Erbakan’ı kadroya dahil ettiler. Erbakan bu çağrıya olumlu yanıt verdi. Ama sıradan bir ortak olmayacağını daha ilk toplantıda belli etti. Hiç beklenmediği ölçüde seçmen Yeniden Refah saflarına katılırken daha büyük bir tehlike kapıda bekliyordu. AKP seçmeni neredeyse yarısı ikinci parti olarak Yeniden Refah’ı işaret ediyordu. İşte tam da bu durum Erdoğan’a yeni kısıtlar yarattı. MHP ile paylaştığı iktidara yeni bir ortak geldi. Üstelik bu ortak MHP gibi uzak akraba değil kendi kökünden geliyordu. Hatta kökün kendisi bile sayılabilirdi.

Erdoğan bir yandan iyi ilişkiler geliştirip Yeniden Refah’ı yanında tutmak diğer yandan da popüler olmasını engellemek gerekiyordu. İşte A Haber muhabiri de tam da burada baltayı taşa vurdu ve Erdoğan’dan fırçayı yedi. Çünkü Erdoğan asla Yeniden Refah’a diğer partilere davrandığı gibi davranamazdı. En azından şimdilik.

BU İŞ NEREYE VARACAK?

Erdoğan ilk olarak yerel seçimi atlatmayı hedefliyor. Bunun için Yeniden Refah’la ilişkileri çok fazla bozmak istemeyecek. Seçim sonrası ise ilk iş Erbakan’ı kendine bağlamak olmuyorsa yok etmek olacak. Tıpkı Mumcu, Soylu, Kurtulmuş vakalarında olduğu gibi.

Ama işi bu defa o kadar kolay değil. Her şeyden önce yaşlanan bir lider ve zayıflayan bir parti var. Daha şimdiden iktidarı birden fazla siyasi figürle paylaşmak zorunda. Yani ortada mutlak bir iktidar yok. Ülkenin ekonomik ve siyasal olarak kötü yönetilmesi ve artık bu kötü yönetimin sonuçlarının toplumun her kademesine ulaşması Erdoğan’ın elini daha da zayıflatıyor.

Gözümüzün önünde muhafazakar seçmen bir kez daha kabuk değiştiriyor. Bu sefer üzerinden atılacak kabuk Erdoğan olacak gibi. İşte tüm kavga, gerilim ve dikkat bunun üzerine. Erdoğan ve beraberindekiler gürültü çıkarmadan meseleyi çözmeye çalışıyor. Bu iş çok kolay değil.

A Haber meseleyi eline yüzüne bulaştırdı. Yeniden Refah Erdoğan’ın sinir uçlarıyla oynamaya devam ederse cepheye Ahmet Hakan ve Abdulkadir Selvi sürülecek. Bakalım onlar topa nasıl girecek. Keyifle izlemeye devam.