Fenerbahçe, Euroleague’de üst üste ikinci defa şampiyonluğa ulaştı. Kadın basketboluna önemli katkıda bulunan sarı-lacivertliler, iki Euroleague şampiyonluğunun yanı sıra yürüdüğü yolda, ülke sporunun diğer unsurlarına önemli bir ders vermeye devam ediyor.

Yol hedeften önemlidir
Fotoğraf: AA

Fenerbahçe Kadın Basketbol Takımı önceki gün Villeneuve d’Ascq LM’yi 106-73 yenerek üst üste ikinci defa Euroleague’de şampiyon oldu. Fenerbahçe’nin bu başarısı sportif açıdan elbette çok büyük anlamı var. Başarının ulusal basında hak ettiği değeri görmemesi alınan kupanın, oynanan finallerin değerini küçültmüyor. Sarı-lacivertliler ülke sporu için bir ekol yaratıyor ve arkasından kulüpleri, insanları da sürüklemeyi başarıyor. Fenerbahçe’nin önderliğinde kadın basketbolunun ülkedeki gelişimine biraz daha yakından göz atalım.

2000’lerin başından itibaren yaptığı yatırımla Türkiye’nin en iyi takımı haline gelen Fenerbahçe, 2006-2007 sezonundan itibaren Euroleague’de mücadele etmeye başladı. 2007-2011 arasında beş defa çeyrek final oynayan sarı-lacivertliler, final four hasretini 2011-2012 sezonunda sonlandırdı. Kupa yolunu imlek imlek işleyen Kanarya, 2017’ye kadar üst üste altı defa Final Four’da mücadele etti.

Bu süreçte çıktığı üç finali kaybeden sarı-lacivertliler, 2020-2021 sezonunda üçüncü, 2021-2022 sezonunda ise finalde kaybederek ikinci oldu. 2022-2023’de uzun süren hasretini finalde bir başka Türkiye temsilcisi Mersin’i yenerek sonlandıran sarı-lacivertliler önceki gün üst üste ikinci defa şampiyonluğa ulaştı. 

UZUN YOLCULUK

Kanarya kupaya gidene kadar uzun ve çetrefilli bir yolu arkasında bıraktı. Sporda sadece kupalara, şampiyonluklara endeksli biri bundan iki yıl öncesinde bakıp Fenerbahçe’yi başarısız ilan edebilir. Türkiye’de kupaları toplarken Avrupa’da sınıfta kaldığını söyleyenler de olabilir. Ancak Fenerbahçe şampiyonlukla sonuçlanan iki sezonu bir kenara bıraksak da ülke sporu için çok önemli bir iş başardı. Sarı-lacivertliler, 20-25 yılı bulan bu macerasında, kadın basketbolunda bir kültür inşa etti.

Diana Taurasi, Candace Parker gibi fenomenleri takıma getirerek ilginin artmasını sağlayan Fenerbahçe çıtayı o kadar yükseğe taşıdı ki rakipleri de oraya ulaşmak için branşa çok daha fazla yatırım yapmaya başladı. Bunların başında ezeli rakip Galatasaray geliyordu. Sarı-kırmızılılar özellikle daha fazla kaynak ayırarak 2010’ların başında çok iyi kadrolar kurdu. 2013’te Euroleague finalinde de ezeli rakiplerini devirmeyi başardılar. Ancak özellikle son yıllarda bütçeyi bu branşta kısan sarı-kırmızılılar, şu an rekabetçi bir takım olma konusundan bir hayli uzak. 

Fenerbahçe’nin adımlarını takip eden bir başka takım ise Çukurova BK Mersin. Kuruluşundan henüz yedi yıl geçen Akdeniz temsilcisi bu süreye iki final four sığdırdı. Bir Türkiye Kupası bir de Cumhurbaşkanlığı Kupası kazanan Mersin yoluna emin adımlarla devam ediyor. Ligde de finalde Fenerbahçe’nin rakibi konumundular. 

KAZANILAN KUPALAR

Ülke kadın basketbolu şu an Avrupa’nın açık ara zirvesinde yer alıyor. 3 Euroleague şampiyonluğunun yanı sıra 2017’de Eurocup şampiyonluğu yaşayan Yakın Doğu Üniversitesi de var. Yakın Doğu 2018’de faaliyetlerini sonlandırsa da kupa 2’de bayrağı devralan taraf Beşiktaş oldu. Bu sezon geçmiş yıllara göre çok daha iyi bir kadro kuran siyah-beyazlılar, Eurocup’ta finale yükselmeyi başardı. Şampiyonluğa çok yakınken ufak bir farkla kaybettiler. Maçtan sonra kulüp başkanı Hasan Arat ise gelecek sezon daha fazla yatırımla daha iyi yerlere geleceklerini söyledi. Siyah-beyazlılar final sonrası ülkeye döndüğünde taraftarlarınon açtığı pankartta yazanlar Fenerbahçe ve kadın basketbolunun da çok iyi bir özeti: Yol hedeften önemlidir!