Geçen ay pek çok yazılı ve görsel basın organında Yargıtay’ın cumartesi gününün iş günü mü yoksa tatil günü mü olduğu konusundaki kararı haber oldu.

Bu konuyu haber yapan yazılı ve görsel basın Yargıtay’ın bu kararını çok önemli ve yeni bir haber gibi “Milyonlarca çalışanı ilgilendiriyor” başlığıyla duyurdu.

Bu haberlerde ağırlıklı olarak Yargıtay’ın karar ile cumartesi gününün iş veya tatil günü olup olmayacağına yönetim hakkı çerçevesinde işverenin karar vereceği konusuna vurgu yapılıyordu.

Aslında gerek cumartesi gününün bir tatil günü olmadığı ve iş günü sayıldığı, gerekse işverenin yönetim hakkı ile işyerindeki çalışma düzenini yasal çerçevede düzenleyebileceği konuları hepimizce malum konulardır. Yani ortada bahse konu kararla yenilik olarak nitelendirilebilecek bir olgu yoktur.

Zaten karar da işçinin cumartesi gününü hafta tatili günü olarak görmesi ve hafta tatili mesai ücreti talep etmesi ile alakalı bir karardır.

Yargıtay bu kararında Cumartesi gününün bir işyerinde tatil günü mü yoksa bir iş günümü olduğuna İşyeri yönetmelikleri, iş sözleşmesi ve/veya toplu sözleşmelerle İşverenin yönetim hakkı çerçevesinde karar verileceğini söylüyor.

Ancak şunu da unutmamak gerekir bir işyerinde cumartesi gününün normal mesai günü mü yoksa fazla mesai yapılan bir gün mü olduğuna o işyerinde günde kaç saat çalışıldığına bakılarak karar verilir.

Çünkü iş kanunumuzda haftalık iş süresi 45 saat olarak saptanmıştır. Bu sürenin haftanın iş günlerine dağılımı işverenin yönetim hakkı çerçevesinde farklı biçimlerde olabilir.

İşyerinde günde 9 saat çalışılıyorsa 9 X 5 = 45 olacağı için 5 günde yasal iş süresi tamamlanır ve o işyerinde cumartesi ve pazar günleri çalışılmaz. Bu koşulda cumartesi günü işçi çalıştırılırsa bu fazla mesai anlamına gelecektir ve saat başına yüzde 50 zamlı ücret ödenmesini gerektirir.

Aynı iş işyerinde günde 7,5 saat çalışılıyorsa durum değişecektir çünkü 7,5 X 5 = 37,5 saat eder ve 45 saati tamamlamak için gerekli olan 7,5 saat cumartesi gününe sarkar dolayısı ile cumartesi günü de çalışılması gerekir ve bu çalışma fazla mesai değil normal çalışma süresindendir.

Cumartesi gününün bir iş günü olduğu konusunun yeni bir konu olmadığını belirtmiştim. Yargıtay’ın vermiş olduğu eski kararlarında bunu görmek mümkündür.

“Davacı aylık ücretle çalıştığına ve normal iş günü olan cumartesi günü ücreti aylık ücreti içinde kendisine ödendiğine göre ayrıca; çalışılan cumartesi günleri için de bir yevmiye alacak hesabı yapan hatalı bilirkişi raporuna itibar edilerek bu alacağın kabulüne karar verilmesi yerinde değildir. “ ( Esas No:2004/9577 Karar No:2004/26817 Yargıtay Kararı 09.Ara.2004)

“ İş Kanunun 46. Maddesine göre işveren tarafından yedi günlük zamana diliminde işçiye kesintisiz en az yirmi dört saat dinlenme hakkı verilmemesi halinde işçiye hafta tatili ücreti ödenmesi gerekir. İlk derece mahkemesinin kabulüne göre de davacının Pazar günü çalışmadığı sabit olup; cumartesi günü de tatil olduğuna dair yanlar arasında akdi bir anlaşma hükmü bulunmadığından, cumartesi gününün çalışmasının karşılığında hafta tatili ücretine hak kazandığının kabul edilmesi hatalıdır.” Esas No:2014/29181 Karar No:2016/2103 Yargıtay Kararı 26.Oca.2016

Görülebileceği gibi bu konuda yeni bir gelişme yok. Ancak kimi basın kuruluşları tıpkı emeklilerle ilgili yapılan sahte müjdeli haberlerde olduğu gibi bu konularda da çalışanların ilgisini çekebilmek adına dikkat çekici başlıklar kullanarak reyting toplamaya çalışıyorlar diyebiliriz.