Ortalıkta dolaşan anket sonuçlarının fal bakmaya dönüştüğünü düşünmekteydim ki, Hürriyet’in internet sayfasında Susan Miller’in “Parlak günler çok yakın” başlığıyla verilen haftalık fal köşesini gördüm.

Pek de meşhurmuş kendisi. İnternet üzerindeki aylık yorumlarıyla tüm dünyada çok popüler bir Amerikalı “astrolog” olarak bilinirmiş. Yani o Amerikalının haftalık fallarını İngilizceden çeviriyorlar, hepsi bu. Bir nevi Amerikan falı ve öyleyse seçim anketleri kadar dikkate (!) alınmalı.

Amerikalı Susan Hanımın kehanetlerini aynen aktarıyorum:

RTE: 26 Şubat (1954), yani Balık Burcu: “Yazma, öğretme ya da konuşma gibi bir iletişim projesiyle ilgili kontrat ya da evrak gelebilir. Bu hafta vereceğiniz karar uzun süreli olabilir, o yüzden kararlarınız üzerinde iyi düşünün.” (Şahsımca anahtar kelimeler: konuşma, iletişim projesi[TV’lerden sürekli canlı yayın], kontrat[kiminle?], evrak[gizli mi?]. Ve haliyle meraktayız: Bu hafta vereceği hangi kararıyla uzun dönemi etkileyecek? Cevabı belki de bu yazının sonunda...)

Ahmet Davutoğlu: Henüz öğrendim, onun da doğum günü 26 Şubat’mış (1959). Kader diye bir şey varsa böyle olsa gerek. Önceki şahsın başına geleceklerle ayniyle vaki yani... Ya da? Balık baştan kokmuş!

Veee... elbette Bilal Erdoğan: 23 Nisan (1980), yani Boğa Burcu: “18 Mayıs’ta yeni ay sizin yenilenmenizi sağlayacak, size kişisel projeleriniz için motivasyon kazandıracak. Sağlığınıza ya da hobilerinize yönelik bir şey planlıyorsanız şimdi başlayın.” (Anahtar kelimeler: kişisel projeler, motivasyon, hobilere yönelik planlar...)

Devlet Bahçeli: 1 Ocak (1948), yani Oğlak Burcu: “Boğanın etkisindeki yeni ayın altında aşk hayatınız parıldayabilir. Ufak bir romantik hareket, aşk hayatınızda büyük planlara yönelmenizi sağlayabilir. Eğer aşk yaşıyorsanız, mutlu bir çocuk haberi gelebilir.” (Yorum yapmaya tırstım, ama Boğa Burcu[Bilal!] ile alakayı çok merak ettim! Çocuk? Koalisyon!)

Kemal Kılıçdaroğlu: 17 Aralık (1948), yani Yay Burcu: “Sağlık hedefinizde ya da ihmal ettiğiniz sağlığınızda gelişme mümkün. Motivasyonunuzu arttırmak istiyorsanız sağlığınıza ve bakımınıza yönelik aktiviteler yapın.” (Acaba seçim vaatlerindeki son bomba memleketin sağlık sorununa çözümle ilgili mi olacak?)

Selahattin Demirtaş 10 Nisan (1973), yani Koç Burcu: “Finansal konularda, özellikle sizi garanti altına alacak kararlar vermek için harika bir hafta olabilir. İşte yapacağınız bir girişim size kârlı bir ikramiye, maaş artışı ya da ilerleme getirebilir. Yeni gelirler kapıda.” (“Kârlı bir ikramiye, yeni gelirler” baraja dair oy miktarı olsa gerek.)

Eh bir de kendi falımızı okuyalım mı?

Birleşik Haziran Hareketi: Adıyla sanıyla Haziran ayı iki burçta yer alıyor, İkizler ve Yengeç (bu satırların yazarı da Haziran’ın bir burcundan, ne güzel!), öyleyse iki burcun “birleşik” falı geçerli: “Daha sakin bir takvim, boş zaman, sade bir kaçış olabilir.[Yahu bu fal değil eleştiri!] Eğer tamamlamanız gereken bir iş varsa[var elbette!] maksimum verimlilik için tek başınıza çalışın[tek başına olmaz, ya hep beraber ya hiç birimiz!]. Uzun süren bir proje[evet!] ya da kişisel durum (?!) sonunda çözüme kavuşabilir[kavuşacak tabii!]. Yeni bir profesyonel[devrimcilik!] ya da sosyal çevreye[sosyal çevre önemli!] katılma konusunda kendinizden emin olacaksınız. Düşüncelerinizde farklılık olduğunu anlarsanız bunu hassas ilişki konusunda tartışma için başlangıç noktası belirleyin[ya işte böyle, falda bile çıktı farklı fikirlerin birlikteliği!].

Lafı ve falı uzatmayayım. Susan Miller’in “Parlak günler çok yakın” kehaneti mutlaka çıkacak: AKP’li olanlar kendine yontacak, onların falı çıkmazsa bu sefer ötekiler için çıkmış sayılacak. Hani “Neyse Halin Çıksın Falin” derler ya, çok doğrudur. Aslında halimiz neyse karşımıza o çıkacak!

Ve onların falı çıktı bile. Soma katliamı yıldönümü vesilesiyle Başbakanlık tekmeci müşaviri Yusuf Yerkel’in adını hatırlamıştık. Şimdi O da müşavirine sadece “Yusuf” diye seslenmiyormuş, üç kere tekrarlıyormuş: “Yusuf Yusuf Yusuf!”