Doğu Akdeniz’deki enerji paylaşım mücadelesinde rekabet de gerilim de tırmanıyor. Son olarak Güney Kıbrıs ile Mısır arasında imzalanan anlaşma Ankara’nın tepkisini çekerken, sondaj çalışmaları bölgesel bir krize yol açıyor

Leviathan’dan Afrodit’e D.Akdeniz’de enerji savaşı

Doğu Akdeniz enerji paylaşım savaşının yeni adresi. Yanı başındaki Ortadoğu gibi zengin enerji rezervine sahip Doğu Akdeniz’de de gaz yataklarının paylaşılmasına dair bölge ülkelerinin yanı sıra küresel aktörler arasında da büyük bir rekabet ve anlaşmazlık söz konusu. Güney Kıbrıs, İsrail, Mısır, Suriye, Lübnan, Türkiye ve Yunanistan ile Kuzey Kıbrıs gibi bölge ülkelerinin yanı sıra Avrupa Birliği, Rusya ve ABD’nin de dahil olduğu mücadele sık sık gerilime sahne olurken, aktörlerin attığı her yeni bir kriz nedeni.

Son olarak önceki gün Türkiye’nin itirazlarına rağmen Güney Kıbrıs ile Mısır Larnaka’da doğalgaz anlaşması imzaladı. Güney Kıbrıs Enerji Bakanı Yorgos Lakkotripis ile Mısır Petrol Bakanı Tarek El Molla’nın önceki gün Larnaka’da imzaladığı anlaşmaya göre, Rum yönetiminin ilan ettiği Münhasır Ekonomik Bölge’de (MEB) bulunan Afrodit 12’inci parseldeki doğalgaz, denizaltından boru hattı ile Mısır’daki doğalgaz sıvılaştırma terminaline taşınacak.

Kıbrıs’tan Mısır’a Mısır’dan Avrupa’ya
Mısır’a taşınacak doğalgaz burada işlenerek sıvı halde Avrupa’ya aktarılacak. Afrodit petrol ve doğalgaz sahasından 130 milyar metreküp gazın Mısır Idku’daki tesise taşınması planlanıyor. Anlaşma gelecekte ada açıklarında bulunacak başka doğalgaz sahalarına da uyarlanabilecek.

İmza törenine Avrupa Komisyonu Enerji Genel Müdürlüğü Temsilcisi Anne-Charlotte Bournoville de katıldı. Lakkotripis, anlaşmanın Kıbrıs ve Doğu Akdeniz doğalgazının geliştirilmesi için dönüm noktası olduğunu savundu. İmza töreninde AB’den bir temsilcinin bulunmasını da yorumlayan Lakkotripis, bunun, Avrupa boru hattı olduğunu, çünkü doğalgazın, Mısır’a Afrodit yatağından gideceğini belirtti. Güney Kıbrıs lideri Nikos Anastasiades’le görüşmesinin ardından Molla da bunun sadece Kıbrıs ve Mısır için değil Avrupa için de kazançlı olacağını söyledi. Anastasiadis de anlaşmanın Güney Kıbrıs için büyük bir öneme sahip olduğunu söyledi.

leviathan-dan-afrodit-e-d-akdeniz-de-enerji-savasi-512368-1.



Ankara’dan anlaşmaya sert tepki
Türkiye, sondaj çalışmalarına ve anlaşmalara Kıbrıs Türklerinin hakları ihlal ediliyor gerekçesiyle karşı çıkıyor. Kıbrıs Türklerinin doğal kaynaklar üzerindeki asli haklarının hiçe sayıldığı iddiasında. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin onay vermediği hiçbir projenin oldu bittiye getirilmesine izin vermeyeceğiz, KKTC’nin adil ve eli pay almadığı bir sisteme geçit vermeyeceğiz” sözleriyle tepkisini dile getirdi. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan da sondaj faaliyetine ilişkin olarak “Kıbrıs ve Ege’de haddini aşanları ikaz ediyoruz. Bunların efelikleri bizim uçaklarımızı görene kadardır. Bizim için Afrin ne ise Ege’deki, Kıbrıs’taki haklarımız da odur” demişti.
İsrail, Lübnan, Mısır, Filistin, Yunanistan, Kuzey ve Güney Kıbrıs ile Türkiye’nin dâhil olduğu Doğu Akdeniz’deki enerji paylaşım mücadelesi iki binli yılların başlarında Kıbrıs açıklarında bulunan gaz rezervleriyle resmen başladı. 2008’de Kıbrıs’ın etrafı da dâhil olmak üzere Doğu Akdeniz havzasında önemli miktarda petrol ve doğal gaz yatakları keşfedildi. Zengin enerji havzaları nedeniyle Kıbrıs “hidrokarbon adası” olarak tanımlanmaya başlandı.

leviathan-dan-afrodit-e-d-akdeniz-de-enerji-savasi-512367-1.
G.Kıbrıs Enerji Bakanı Lakkotripis ve Mısır Petrol Bakanı
El Molla

İsrail’in 2009’da kuzey sahili açıklarında Dalit ve Tamar olarak adlandırılan alanlarda trilyon metre küplük doğal gaz yatakları keşfedildi. 2010’da ise Leviathan diye adlandırılan alanda yüksek miktarda doğal gaz ve petrol bulundu. Güney Kıbrıs’ın İsrail’in Leviathan parselinin hemen yanında bulunan “Afrodit” sahasında ilk tespitlere göre 200 milyar metreküp doğal gaz olduğu saptandı. Mısır’ın MEB’inde kalan Nil Deltasında da verilere göre 200 milyar m3 gaz 1,8 milyar varil petrol bulunuyor. Bu keşifler, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’ın tarihin seyri içinde sahip olduğu jeostratejik ve jeopolitik önemine, jeoenerjik önemi de ekledi.

İtalyan Eni, Fransız Total, Amerikan Noble
İtalyan, Fransız, Rus ve Amerina enerji kartellerinin üstlendiği Doğu Akdeniz gazını çıkarma ihalesi nedeniyle Avrupa Birliği, ABD ve Rusya da denklemin bir parçası. İtalyan Eni, Fransız Total, Rus Novatek, Amerikan Noble Energy ve Exxon Mobil Kıbrıs, İsrail, Lübnan ve Mısır ile yaptıkları anlaşmalarla sondaj çalışmalaır yapıyor. Son olarak İtalyan Eni şirketi Kıbrıs’ın güney batısında başka bir doğalgaz sahası buldu.

Denklem içinde denklem
Gazın nasıl çıkarılacağı ve ihraç edileceğine dair birçok alternatif üzerinde tartışılsa da, taraflar hem siyasi hem de ticari olarak kabul edilebilir bir uzlaşmaya varılabilmiş değiller. Avrupa Birliği, Doğu Akdeniz’den Güney Doğu Avrupa’ya bir enerji koridoru oluşturmaya ilişkin uzun dönemli stratejik bir projeyi çoktan uygulamaya koydu. Güney Kıbrıs’ın üyeliği ve tüm Kıbrıs adasının bir AB toprağı olarak kabul edilmesiyle, AB, Doğu Akdeniz’de sınırları olan etkin bir aktör artık. Doğalgazda Rusya’ya bağımlılığı azaltmak isteyen Avrupa ülkeleri bu nedenle Kıbrıs ile müzakerelere güçlü destek verdi.

İsrail’e ait Leviathan ve Tamar sahalarıyla, Kıbrıs açıklarındaki Afrodit sahasından çıkarılacak doğalgazı Avrupa’ya ulaştıracak iki güzergâh gündemde. Bunlardan biri, gazı boru hattıyla Kıbrıs’a, oradan da Yunanistan’a taşıyacak hat. Diğeri ise, aynı bölgedeki gazı Türkiye’nin Ceyhan limanına ve oradan Avrupa’ya ulaştıracak hat.

Doğu Akdeniz’de, İsrail açıklarında 2010’da bulunan doğalgazın, yine aynı dönemde Kıbrıs açıklarında bulunan doğalgazla birlikte Avrupa’ya taşınması planları Doğu Akdeniz’deki enerji kavgasına yeni bir boyut kazandırdı. Avrupa pazarına ulaşacak ve Rus doğalgazına rakip olacak yeni bir hattın önünü açması beklenen Kıbrıs müzakereleri AB’nin yanı sıra Moskova, Washington ve Tel Aviv’in de yakın takibinde. Bu, Avrupa’nın gaz ihtiyacı ve enerji güvenliği için önemli.

Doğalgaz ihtiyacının büyük kısmını Rusya’dan karşılayan Avrupa ülkeleri için alternatif bir enerji kaynağı ve hattının oluşması, Avrupa ve dolaylı olarak ABD için enerji güvenliğinin artırılması ve Rusya’ya bağımlılığın azaltılması anlamına geliyor.

Sondaja savaş gemili misilleme
Ankara, Rumların Afrodit parselinde sondaja başlamasının ardından misilleme olarak Kıbrıslı Türkler ile kıta sahanlığını belirleyen bir anlaşma imzaladı. Türkiye Petrolleri’nin (TPAO) kara ve deniz olmak üzere Kıbrıs’ın belli bölgelerinde petrol ve gaz aramasına onay veren bir karar alındı.

İsrail en büyük payı kapma arayışında
Pastadan en büyük payı kapma yarışındaki İsrail “münhasır ekonomik bölge” anlaşmalarıyla bir adım önde. Benzer şekilde Mısır yönetimi de hak iddia arayışında. Kahire geçen günlerde, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Mısır ve Kıbrıs arasında imzalanan münhasır ekonomik bölgelerin belirlenmesine ilişkin anlaşmanın uluslararası hukuka göre herhangi bir geçerliliğinin bulunmadığı yönündeki açıklamalarına sert yanıt verdi. Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ahmed Ebu Zeyd, “Söz konusu anlaşmanın geçerliliğini hiç kimse tartışmaya açamaz. Zira anlaşma, uluslararası hukuk normlarına uygun ve BM’ye teslim edildi” demişti.

***

Doğu Akdeniz boru hattı ile Avrupa’ya gaz

leviathan-dan-afrodit-e-d-akdeniz-de-enerji-savasi-512369-1.

Güney Kıbrıs, Yunanistan ve İsrail liderleri mayıs ayında Doğu Akdeniz gazını Akdeniz’in altından Avrupa’ya taşıyacak East Med projesi konusunda Lefkoşa’da anlaşmaya varmıştı. Resmi imzalar önümüzdeki aylarda atılacak. Üç ülke arasında imzalanan ‘Lefkoşa Bildirisi’nde “İsrail ve Güney Kıbrıs’ın hidrokarbon yataklarını birleştirerek Yunanistan üzerinden Avrupa’ya taşıyacak bir boru hattı oluşturulması” ve “üç ülke arasında elektrik bağlantısı sağlanmasına” Ankara tepkili.

Avrupa Komisyonu’nun çalışmasına göre, henüz planlama aşamasında olan Doğu Akdeniz Doğalgaz Hattı’nın yıllık 16 milyar metreküp doğalgazı Avrupa’ya taşıması öngörülüyor. Avrupa Komisyonu ‘Ortak Çıkar Projesi’ kabul ettiği projeye mâli destek taahhüt etti. İsrail Enerji Bakanlığı’na göre hattın uzunluğu 1300 kilometre. Bunun 200 kilometresi Leviathan’dan Güney Kıbrıs’a, 700 kilometresi Kıbrıs’tan Girit’e, 400 kilometresi de Girit’ten Yunanistan’a uzanan bölümde olacak.

***

Münhasır Ekonomik Bölge nedir?

Birleşmiş Milletler (BM) Deniz Hukuku Sözleşmesine göre, Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) adı verilen deniz alanlarının devletlerin kendi aralarında yapacakları anlaşma ile belirlenmesi gerekiyor. 1982 tarihli sözleşmeye göre bir kıyı devletin, kara sularının kenarından 200 deniz miline kadar münhasır ekonomik bölge ilan etme hakkı bulunuyor. Türkiye ve Kuzey Kıbrıs ile Güney Kıbrıs’ın MEB’leri birbiri ile çakışıyor.