ARKADAŞ: Aynı rüyayı gördüğümüz çocuk.

BULUT: Açıkhava rüya sineması.

CAM: gibi saydam bir mutluluk yalnızca rüyada.

ÇIRAK: Rüya mı yaşamın, yaşam mı rüyanın çıraklığı acaba?

DENİZ: Yeryüzünün rüyası.

ESKİŞEHİR: Rüya bir şehir buldu kendine.

FIRTINA: Caliban’ın rüyası Prospero’nun kabusudur.

GÖNÜL: gözüyle gördüğümüz de rüyaya sayılmaz mı?

YAĞMUR: Rüyadan göz gözü görmüyordu...

HAZAR SÖZLÜĞÜ: Rüya roman.

ISINIK: Rüyaya kalbini hazır tutma hali.

İPLİK: Kimi şiirler düşlerin ipliği ile dokunur.

JUNG C.G.: Rüya çilingiri

KELİME: Sakın tanrı düş görüyor olmasın!

LEBİDERYA: 'Renkli rüyalar'ın mavisi.

MAVİ: En güzel rüyanın, barışın rengi.

NERGİS: Kış rüyasına iki şey yakışır, biri kar biri nergis.

OLMAK: düşte mi, uyanıkken mi?

ÖLÜM: Ölmek uyumak, rüyanın da uyuması.

PENCERE: Rüya, içimizin gece penceresi.

RÜYA: “Rüya bütün çektiğimiz/Rüya kahrım, rüya zindan” (Ahmed Arif)

SALYANGOZ: Küçük salyangozcuk büyük bir dünya getirir yavaş yavaş...

ŞİMDİ: Şimdinin dışında her şey rüyadır belki.

TENEFFÜS: Rüya, yaşadıklarımızın teneffüsü.

UYKU: “Bir gece/gecede bir uyku/uykunun içinde ben...” (Özdemir Asaf)

ÜZÜM: Rüyası şarap olan bağlar güzeli.

VALİZ: Rüyası bol olanlar için.

YEŞİL: Organik rüyalar da var mı acaba?

ZAMAN: Rüya, zamandan kaçmak değil mi biraz da?

(Rüya Alfabesi'ni Gümüşlük Akademisi Yazı Alıştırmaları grubundan Tuba Uzer ve Fırat Yağmurlu ile birlikte oluşturduk.)