“Benim için mevzu yoldu. Hiç ayrılmadım aslında yoldan. Yol güzel çünkü. Abilerim var hâlâ, kardeşlerim var. Asli yoldaşlarım var.

Bohem işlerde bile yolu önemseyenlerle devam ettim. Otobandan gitmedim yani, güzel yolları sevdim. Kısa yollardan gitmek yerine yolu uzatıp hafızama kazımak istedim, insanlara dokunmak istedim.”

Haliç SOL Parti buluşmasında sevgili Nejat İşler’in “Ben SOL Parti üyesi Nejat İşler” diyerek söze başlayan cümleleri Hatay’da bu güzelim kadim topraklarda haftalardır gece gündüz süren yolculuğumuzun cümleleri…

Ve bu yol hikâyesinin elli yılı aşkın bir tarihi var bu toraklarda… Direniş komiteleri, Yeni Çeltek, Tariş, Fatsa, ODTÜ ÖTK, Dayanışma Gönüllüleri…

Sokak sokak, mahalle mahalle ördüğümüz dayanışma buluşmalarında kurulan cümlelerdeki tarih… Biz sizi Mahirlerden, Denizlerden tanıyoruz diye başlayan…

∗∗∗

Hatay’da yazdığımız hikâye tırnaklarımızla kazıya kazıya, bin bir emekle örülüyor her gün. Kısa yollardan gitme kolaycılığı değil, insana, yaşama dokunmanın hikâyesi yaşanıyor. Ortak aşevimizi büyütmek için istediğimiz masaları, sandalyeleri, gençlerin ortak kütüphanesi için aldığımız kitaplıklar yetmediğinde kasalardan kitaplık çözümünü bulduğumuzda, Çanakoluk gençlerinin olağanüstü emeği ile Çanakoluk Dayanışma Gönüllüleri Kültürevi çadırının açılışını yaptığımız anda yaşadığımız mutluluğu anlatmak mümkün değil.

Hatay’ın tarihine, mirasına sahip çıkmak için, halkın barınma hakkı için bilim insanlarına, Hatay halkına rağmen alınan riskli alan, kamulaştırma kararlarına karşı Sulukule’de, Sur’da, Fetihtepe’de ve memleketin onlarca yerinde yaşandığı gibi Hatay halkının mahallesinin, anılarının, tarihinin ellerinden alınmaması için başlattığımız hukuki mücadele için meclisimizi kurduğumuz buluşmadaki mutluluğu, inancı, kararlılığı anlatabilmek mümkün değil…

Memleket tarihindeki en önemli seçimine sayılı saatlerin kaldığı, adaylıklara, parlamentolara sıkışmış, siyasetsizliğin siyasetinin yapıldığı günlerde halk için, halkla birlikte Hatay’ı, memleketi yeniden kurmanın onlarca dayanışma ve mücadele biçimini örüyoruz her gün.

∗∗∗

Bir gün Sutaşı, Tekebaşı, Aknehir ve onlarca mahallede çocuklarla oyun oynayanlar, ertesi gün hukuk buluşmaları örenler, aynı günün başka bir anında asbest eyleminde haykıranlar, psiko-sosyal destek buluşmaları yapanlar, üreticilere yem, gübre, fide dayanışmasını örenleriz.

Mevzusu yol olanlarız.

Onca acının yaşandığı bu toprakların en büyük kaygısı seçim hengâmesi, meclis aritmetiği tartışmaları arasında unutulma kaygısı şimdi.

Bu topraklara, bu memlekete bir kez daha “terk edildik” acısının yaşatılmamasına söz verdiğimiz için buradayız.

Unutmayacağız asla demek için, Hatay’ı yeniden kurmak için 22 Nisan’da Hatay’da bu toprakların en tarihi eylemlerinden birini, halk yürüyüşünü örgütlüyoruz.

Öyle büyük bir heyecan yaşıyoruz ki günlerdir…

Eylemin sözü haftalardır yaptığımız buluşmalarda tek tek not ettiğimiz Hatay halkının taleplerinin, sözü, Sevgi Parkı’nda kuracağımız o kürsü Hatay halkının kürsüsü olacak.

Buradayız, gitmiyoruz. Hatay’ı, memleketi inatla, umutla yeniden kuracağız. Mutlaka...