“Basın özgürlüğü belki de özgürlük düşüncesinin giderek aşağılanmasından en çok acı çekmiş özgürlüktür.” Albert Camus

RTÜK Alevilerin sesi olan Yol TV’yi susturarak ve programlarına yasak getirerek tek sesli koronun kararını almış.

Karar hukuki değil mezhepçi ve ideolojik. AKP’nin Alevilere yönelik ayrımcı, nefret ve baskı politikalarının ürünü. Karar aynı zamanda, Alevilere yönelik farklı düzlemlerde gelecek olan yeni saldırı politikalarının bir tür ön habercisi niteliğinde.

Karar, Osmanlı’dan beri süregelen devlet aklının ve mezhepçi zihniyetin, Alevilere yönelik kurumsal düzeyde sürdüğünün göstergesi. Çok net bir tablo daha var; Alevilerin, dertleri, talepleri, çözüm önerileri ve kimlikleriyle kamusal alanda görünür olması, AKP hükümetini rahatsız etmektedir. Farklı kimliklerin ve farklı düşünenlerin seslerini duyurması ve kendilerini ifade etme hakkı gasp edilmek istenmektedir.

OHAL’li süreçte bir tür sivil darbeye dönüşmüş ortamda sıra Alevileri susturmaya gelmiştir. Etnik kimlikleri üzerinden yaratılan toplumsal kutuplaşma ve çatışmanın tahribatlarının yaşandığı bu süreçte, AKP inançlar arasındaki ayrımcılık ve nefret tohumlarını eken kararları, toplumsal fay hatlarını germektedir.

Sarayın başkanlık hedefindeki, tüm toplumsal muhalefet dinamikleri engellenmek isteniyor. Sıra Yol TV üzerinden Alevilere gelmiştir. Aleviler bir provokasyonun içine çekilmek istenmektedir. Ama Aleviler dün olduğu gibi bugün de provokasyonları boşa çıkaracaktır.

Çünkü Yol TV sadece bir televizyon değil, aynı zamanda yasaklı Aleviliğin konuşulduğu kanaldır. Alevilere yönelik ayrımcılık, inkar, asimilasyon ve şiddet politikalarının gün ışına çıkarandır.

Alevilerin buluştuğu, yan yana geldiği kanaldır. Alevilerin mağduriyetlerini dile getiren sestir. Yol TV aynı zamanda AKP’nin en çok karşı olduğu değerlerin savunulduğu bir platform olduğu için sesi kesilmek istenmiştir. Örneğin laikliğin kazanılması mücadelesi, gericiliğe ve mezhepçiliğe karşı laiklik için mücadelenin toplumsallaşmasına dair kesintisiz yayın yapan tek TV kanalıdır.

Yol TV demokratik ve evrensel basın-yayın ilkeleri ekseninde yayıncılık yapmaktadır. Her türlü şiddet, ayrımcılık, nefret ve hukuk dışılığa karşı, insan haklarını savunmuştur. Görünen o ki; RTÜK’e göre evrensel basın-yayın ilkesini savunmak “suç” oluşturuyor. Yol TV kanalına yönelik bu yasakçı karar ve uygulamalar aynı zamanda çok sesliliğe ve evrensel hukuk değerlerinedir.

Örneğin, yandaş ya da ana akım medyada gelenekselleşmiş, ırkçı, mezhepçi, cinsiyetçi, şiddetsever ve toplumsal kutuplaşmayı derinleştiren nefret tohumları eken programlar, Yol TV’nin yayın ilkelerinde mahkûm edilmiştir. Suç ve insan haklarını ihlal eden, yandaş ve ana akım medya yayınlarındaki bu suçları görmesi gerekenler, Alevi öğretisi ve insan hakları çercevesindeki yayıncılığı suç sayıyorlar.

AKP’nin, kendi sesi dışındaki seslere tahammülü yok. Sadece saray ve köşk konuşsun istiyorlar.

Onca yasaklar, ayrımcılık ve dışlama politikalarına rağmen, Aleviler sadece kamusal alanda görünür olarak kalmadı, aynı zamanda sözünü, eşit yurttaşlık ve eşit haklar talebi ile barış içinde birlikte yaşamın önemini medya üzerinden halka ulaştırmak için Yol TV’yi kurdu.

RTÜK yargı makamı değildir

RTÜK, yargı kurumu yerine geçip, “Cumhurbaşkanı’na hakaret” diye, kendince “suç” tanımı yapamaz. Bir yargı kararı olmadan, Yol TV programlarını durduramaz. Bu bir hukuksuzluk rejimidir.

RTÜK hukuk dışı ve ideolojik argümanlarla, muhalif medyayı hak kullanamaz hale getiremez, halkın haber alma ve bilgi edinme hakkının önüne engeller koyamaz. Hak kullanımını baskılarla yasaklayan OHAL ruhu, yazılı, görsel ve işitsel medyayı AKP elinde tekelleştirmektedir. AKP bu tekelleşme ile “tek medya” ve “tek ses” yaratmak istiyor.

Yol TV’nin yani tüm muhalif medyanın topluma ulaşan kanallarını tıkamak, toplumsal hayatın can damarlarını kesmektir.

Yol TV, halkın hakkı, hakikatin sesidir. Yol TV’yi susturmak mümkün değildir. Çünkü hakikat susmayı kabul etmez. Yol TV susarsa hayat susar. Alevilerin gözü, kulağı ve dili karartılamaz.

Aleviler kendi sesine ve yoluna sahip çıkarak, karartmaya izin vermeyecektir. Çünkü Yol TV, patronların değil Alevilerin sesidir. Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu on binlerce üyesinin büyük emekleri ile sahiplenmiş, sadece tüm Alevileri değil, aynı zamanda yetmiş iki milleti kucaklayacak bir yol televizyonu kurmuştur.

Yol TV “Yola düşen ışık” sloganı ile yayın hayatına başladı. Aleviler ve demokratik kamuoyu, yasaklara karşı Yol TV’yi daha güçlü sahiplenecektir. Bu sahiplenme ile Yol TV daha güçlü, daha çok izlenebilir, muhalif bir medya ve Alevi toplumunun sesi olarak hakikatin sözcüsü olmaya devam edecektir.

Yol TV susmayacak

Yol TV gücünü Pir Sultan’dan, bilgisini Hacı Bektaşi Veli’den, ışığını ulu ozanlarından ve kerametini halktan alır. Yol TV yolun ışığıdır. Karanlığa karşı aydınlığın yanında olmaktır. Dolaysıyla Yol TV’nin halkın kalbine ve aklına yansıyan ışığı karartılamayacaktır.