Galatasaray, ilk 3 haftada puan alamayan Mersin İdmanyurdu’yla evinde 1-1 berabere kaldı. Sarı-kırmızılıların golü Lukas Podolski’den gelirken, Mersin’in sayısını Welliton kaydetti

Arena’da sıkıntılı saatler

Galatasaray kötü oyun ve kötü sonuçlarla başladığı sezona hayal kırıklıklarıyla devam ediyor.
Galatasaray geçtiğimiz yıl Süper Lig şampiyonu olurken Şampiyonlar Ligi’nde toplam 19 gol yemişti. Türkiye’deki takımların, rakiplerin savunmasındaki zaafları değerlendirme seviyesi ile Avrupa’nın üst düzey takımlarının değerlendirme seviyesi elbette farklı oluyor. 2 gün sonra Arena’da Atletico Madrid’i konuk edecek olan sarı-kırmızılıların profilinde geçen sezona göre değişen pek bir şey yok. Welliton, Mersin İdman Yurdu’nu 1-0 öne geçiren golü atarken aynı zamanda bu savunma zaafının fotoğrafını çekti adeta. Top Welliton’ın ayağına geldiğinde normalde bir stpoerin yapması gereken şey onun üzerine giderek vuruş açısını kapatmasıdır. Ancak Semih’in yaptığı şey ilk adımı yanlış atarak geri çekilmek ve ona top ayağına geldiği andan daha uygun bir vuruş açısı vermek oldu. O da bunu affetmedi elbet. Takımdaki pozisyon alma ve oyun konsantrasyonu sıkıntıları çok açık biçimde göze çarpıyor. Atletico Madrid gibi bu alanlarda birçok kez ders vermiş bir ekibin Galatasaray’a salı günü büyük problemler yaratacağını tahmin etmek çok zor değil. Üstelik Hamzaoğlu’nun takımının geçen seneden farklı olarak ilave bir sorunu daha var. Melo’nun yarattığı boşluk. Brezilyalı oyuncu özellikle maç sonlarında, orta sahaların düştüğü anlarda Galatasaray’ın rakip kaleye kurduğu baskının daimi olmasını sağlıyordu. Jose Rodriguez şimdilik kaçak dövüşmeyi tercih ediyor. Gelişmesi de uzun sürecek gibi bir görüntüsü var.

İşin hücum tarafına bakıldığında da tablonun karanlık olduğunu söyleyebiliriz. Podolski ve Sneijder bu sezon henüz vasatın üzerine çıkamadılar. Fizik güçlerinin de istenen seviyede olmadıklarını görüyoruz. Bu durumda ileri uçta çabalayan Burak Yılmaz’a bir tek Yasin yardımcı olmaya çabalıyor, ama o da oyun karakteri gereği daimi bir uzak forvet olmak yerine bir açık oyuncusu olmayı tercih edince zaten kırıntılarını bile görmenin oldukça zor olduğu hücum tehlikelerini yaratmak Hollandalı’nın şutlarına kalıyor.

Geçen sezon bir dolu eksikle şampiyon olan Hamzaoğlu yaz döneminde bu eksikleri kapatmak bir kenara yeni eksiklerle uğraşmak zorunda.