Aslan ‘Yılmaz’

Geçtiğimiz haftaki maçın son 10 dakikasında gördüğü kabusa kaldığı yerden devam eden Galatasaray, kendi taraftarlarının bile beklemediği bir geri dönüşle Kasımpaşa’dan 3 puanı almayı başardı.

Ryan Babel, Amsterdam’da doğdu, 12 yaşında Ajax altyapısına girdi. 21 yaşında Liverpool’a transfer oldu. Ardından Hoffenheim ve kiralık olarak yine Ajax formalarını giyip Kasımpaşa’nın yolunu tuttu. Bırakın profesyonel futbolculuk kariyerini, bırakın Ajax altyapısında oynadığı maçları, ilk kez bir futbol kulübünün parçası olduğu Diemen sokaklarında arkadaşlarıyla oynarken bu kadar rahat bir 45 dakika geçirmiş midir, bu kadar boş alan bulmuş mudur şüphedeyim. Galatasaray’ın golü yiyene kadar hücum hattındaki son derece uyuşuk, yaratıcılıktan uzak, plansız profiline neredeyse 2,5 senedir alışığız, ancak ilk yarıdaki savunması yepyeni bir gösteriydi. Şampiyonluk yarışında olan bir takım maçın ilk yarım saatini 1-0 geride geçti diye kalan 15 dakikada birkaç kez 3’e ya da 2’ye 1yakalanıyorsa orada bir problem var demektir. Bir ara ekran başındaki Galatasaraylı taraftarlar, Muslera’nın da kalesini bırakıp rakip kalede gol armaya gideceğini düşünmüş olabilirler.

Peki maçın ikinci yarısında ne oldu? Galatasaray sahasında olup bitende pek bir değişiklik yoktu aslında. Selçuk İnan’ın durumu 2-1’e getiren golünden 1 dakika önce Kasımpaşa kullandığı korner sonucu durumu rahatlıkla 3-0’a getirebilirdi ama top Muslera’nın müdahalesi sonrası direkte patladı. Top Adem Büyük’ün kafasıyla buluştuğunda onu hiçbir rakip futbolcu kontrol ya da rahatsız etmiyordu. Bu tür anlara “maçın döndüğü anlar” deniyor futbolda.  Galatasaray, ikinci devrede Umut’u ileri uçtan kenara kaydırıp hücum hattını Burak’la destekleyince, Sneijder da rakip alanın son 20 metresine sıkışmak yerine 15-20 metre daha geriye gelip topları burada almaya başlayınca ve kendi boşalttığı alana takım arkadaşlarını kaçırmaya başlayınca görünüş olarak oldukça kolay hazırlanışı olan 3 gıl buldu Hamzaoğlu’nun takımı. Tabii onun da ders alması gereken bir başka maç daha. Süper Lig’de Kasımpaşa dışındaki herhangi bir takım 2-0 önce geçtiği maçta, sahasının son bölümünde bu kadar boşluk vermiyor, onun şansı maçı çevirmeye çalıştığı takımın bu sorunu kronik hale gelmiş Paşa olmasıydı.