Dört dörtlük galibiyet

Başakşehir’in mağlubiyeti sonrası Şampiyonlar Ligi mücadelesinde zirveye yaklaşmak isteyen Galatasaray, ligin son sırasındaki Adanaspor engelini 4-0’lık rahat bir sonuçla geçti.

Galatasaray’ın dün akşam küme düşme hattından kurtulması zor görünen Adanaspor’a karşı özellikle skor üstünlüğünü yakaladıktan sonra girdiği pozisyonları elbette rakibin ligin son sırasında olmasıyla açıklayabiliriz. Fakat hücum hattının Igor Tudor’un göreve gelişinden sonra daha fazla alternatif arayan bir hale geldiğini söyleyebiliriz. Bununla beraber Hırvat teknik adamın oyun planında oldukça kritik bir noktada olan birinci bölgeden atakları başlatma konusunda sarı-kırmızılıların büyük sıkıntılarının devam ettiğini de belirtelim. Üstelik bunun, çok uzun süre sonra Galatasaray kalesinde doğru dürüst pozisyon bulamadan maçı tamamlayan bir takıma karşı göze çarptığını düşünürsek önümüzdeki sezona sarkacak ve çözülmesi gereken problemlerin başında bu oyun kurma konusunun geldiği açık. Diğer bir konu hâlâ Galatasaray taraftarının gözünde kendini kabul ettirememiş tek yönlü oyuncular. Carole ve Linnes gibi bekler, hücum hattında sezon boyunca Galatasaray’a yararlı oldular ama asli görevleri olan defansif performansları sadece birkaç maçta vasatın üzerindeydi. Wesley Sneijder, Tolga Ciğerci, Nigel de Jong, Josue gibi oyuncular da oyunun iki yönünü oynamak konusunda sıkıntı yaşayan isimler. Tabii bir de her iki yönünü de oynayamayanlar var, Cavanda gibi.

Bu arada Sneijder demişken, geldiği günden beri Selçuk İnan’ın takım içindeki etkisini ve baskın rolünü azalttığı ve hatta Galatasaray kaptanının artık alışılan daimi form düşüklüğünün sebebi olabileceği söylenen Hollandalı’nın sahada olmadığı anlarda Selçuk’taki olumlu değişim de çarpıcı. Bir de Hollandalı’nın maç içi psikolojisindeki büyük değişimleri görmek lazım. Gelecek sezon Japonya’da forma giymesi kesinleşen, Almanya Ulusal Takımı’na geçtiğimiz hafta veda etmiş ve artık kariyerinin son sözleşmesini imzalamış Lukas Podolski ile arasındaki farkı net olarak görebiliyorsunuz. Örneğin dün maçın 89. dakikasında herkes son düdüğü beklerken rakip futbolcuya yaptığı sert hareket ve sonrasındaki davranışları genel bir hoşnutsuzlukla açıklayabiliriz. Teknik kadro ve yönetimin gelecek sezon planlarında çözmeleri gereken kafa karıştırıcı bir başka konu daha.