Galatasaray için kayıplar klasikleşti

Galatasaray, Malatyaspor deplasmanında 0-0’lık sonuçla 2 puan daha kaybetti ve ligde üst üste üçüncü maçından da galibiyetle ayrılamadı.

İlk 45 dakikada, rakip kaleyi bulmayan 2 şut attı sadece Galatasaray. Malatyaspor’un savunma çizgisinin kendi kalesine olabildiğince yakın kurması, Diagne’nin, Marsilya maçında yaptığı servisleri de tamamen devre dışı bırakmıştı. Barış ve Babel’in bu sıkışmışlıkta Senegalli’ye pozisyon hazırlaması ya da doğrudan kendi fırsatlarını yaratması bekleniyordu. Aslında Babel, alıştığımız, taç çizgisine deplase olarak kendisine fırsat yaratmaya çalıştığı oyun karakterini bir kenara bırakıp olabildiğince iç pozisyona doğru hareket etmeye çalıştı, fakat bu anlarda odak noktası Diagne ile yapacağı alışveriş değil kaleye atacağı şutlardı. Diğer kanattaki durum ile ilgili bambaşka bir durum var. Barış Alper Yılmaz’ın sahadaki perforamansını değerlendirmeden önce, maça ne kadar konsantre olduğunu sorgulamak gerekiyor. Bugünün modern futbolunda, yüzü kendi kalesine dönük, kendi yarı sahasının son metrelerinde olan bir futbolcuya, arkadan bindirerek şarj yapmak ve açık bir faule sebep olmak artık trajikomik bir durum. Bu, tür hareketler oyundan ne kadar koptuğunuzu, asla motive olamadığınızı veya oyun zekanızın genel anlamda yerlerde olduğunu gösteriyor. Zaten kenar yönetim de ona 45 dakika sabredebildi.

İkinci yarıda Kerem ve Halil’in kenarlarda, Cicaldau’nun da ceza sahası etrafında gezici rolde, Diagne’yi desteklemesi, Malatya’nın da Galatasaray rakip alana yerleştikçe, boşlukları kullanmak yerine, savunma çizgisini nerede ise penaltı noktasına kadar çekmesi oyunun kontrolünü tamamen sarı-kırmızılılara geçirdi. Bu anlarda, ev sahibinin, 3-4 oyuncu ile rakip ceza sahasına kadar girdiği fırsatları çok kötü pas tercihleri ile çöpe attığını da belirtmek lazım. Sumudica, her fırsatta hayranlığını belirttiği Galatasaray’ın isminden mi korktu bilemiyoruzö fakat bu tür bir oyun anlayışı, Türkiye Ligi için bile aşırı derecede 80’ler kokuyor ve ligin klasik büyükleri ile alt tarafı arasındaki makasın giderek kapandığı günümüzde çağ dışı kalıyor.

Galatasaray taraftarları ve camiasında, takımlarının Avrupa arenasındaki performansı sebebiyle, ligdeki puan kayıplarını çok fazla önemsemeyen bir grup var. Fakat Şampiyonlar Ligi’nden gelecek takımların varlığı ile Avrupa Ligi’nde ilerlemek de çok kolay olmayacak. Mart ayında lige dönmüş ve kendisini liderin 15 puan gerisinde bulacak bir Galatasaray, ligin son bölümünü tamamen hedefsiz ve oyuncularının maç motivasyonunu sağlamakta çok zorlanacağı bir dönem yaşayabilir.