Süper Lig’in ilk derbisi müthiş bir heyecana sahne oldu. Galatasaray ilk yarıyı 2-0 üstün kapatırken, Beşiktaş ikinci yarıda rakibine karşılık verdi ve karşılaşma 2-2 berabere bitti

Heyecan fırtınasından galip çıkmadı

Vodafone Arena’daki ilklerin derbisi. Öncelikle yenilenen stadyumdaki ilk dev randevu. Hem de beş sene sonra ilk defa deplasman takımının taraftarı da mevcut. Hakem Ali Palabıyık deseniz, o da ilk defa bir derbide düdük çalacak.

Bir tarafta Beşiktaş, öbür köşede Galatasaray. Malum geçen sezon büyüklerden biri rüya, diğeri kâbus görmüştü. Ligde Kartal yedi yıllık hasretini dindirirken, hayal kırıklığı yaratan Aslan erken havlu atmıştı. Hadi araya bir istatistik sıkıştırmalı; sarı-kırmızılılar 1996’dan bu yana bir önceki sezonun şampiyonlarını deplasmanda yenemiyor, tabii futbol kâğıt üstünde oynanmıyor. Muhteşem bir atmosferde Ali Palabıyık’ın ilk düdüğü bekleniyor.

Ev sahibi cephesinde Şenol Güneş’in ilk 11’i merak ediliyordu. Deneyimli teknik adam eldivenleri Fabri’ye teslim etmiş, Tolga’yı kulübeye çekmişti. Ligde oynadığı maçlarda güven veren İspanyol kaleci ilk defa bir ağır sıklet unvan müsabakasına çıkıyor. Savunmanın kanatlarında defalarca derbi oynamış yeni transferler Gökhan Gönül ile Caner bulunuyor. Belli ki hoca ligi bilen futbolcuları tercih etmiş. Napoli ile sayısız sert karşılaşmaya çıkmış Gökhan İnler de sahada, Oğuzhan da. Herkesin beklediği Talisca ise kenarda. İleride de Cenk formayı almış. Oyunun gidişine göre o kadar hamle yapabilir ki Güneş...

Riekerink ise de Jong’un sakatlığı yüzünden beklenen 11’i ileri sürmüş. Sabri ve Yasin’in performansı özellikle beklenedursun, arada deplasman tribününden gelen tezahürat duyuluyor. Ne yalan söyleyeyim özlemişim. Tabii kalkan yasak tez zamanda geri gelirse şaşırmam ya neyse.

Beşiktaş tempolu başladı derken Galatasaray öndeydi. 8. dakikada kullanılan kornerde ön direkte Yasin’in kafası direkten sekmiş, Eren boş kaleye tamamlamıştı. Vodafone Arena’da Kartal ilk kez geriye düşmüştü. Ev sahibi nasıl reaksiyon verecekti...

Aslan’ın kazanılan faulleri kullanırken zaman geçirmesi Kartal’ın sinirlerini giderek bozuyordu. Siyah-beyazlıların duran top savunması alarm verirken, sarı-kırmızılılar ilk yarının son diliminde giderek istediklerini yapmaya başlıyordu. Birkaç kez tehlikeli gelen deplasman ekibi 44’te farkı artırmıştı. Orta sahanın ilk metrelerinde topu alan Bruma metrobüs misali trafiğe yakalanmayıp muhteşem driplingini güzel bir plaseyle süslemişti.

İki değişiklikle başlıyordu Şenol Güneş ikinci 45 dakikaya. Oğuzhan’ın yerine Talisca, Olcay’ın yerine de Aboubakar oyundaydı. 59’da Atiba’nın sert şutunda Muslera başarılıydı. Doğrusu biraz da şanslıydı. Ev sahibi baskısının karşılığını 73’te kornerden alıyordu. Chedjou uyuyakalırken, Marcelo kafayı vuruyordu. Galatasaray yine bir duran toptan gol yemişti.

78’te skor eşitlenmişti. Chedjou’nun arkasına kaçırdığı topa Cenk iyi vurmuştu. Şenol Güneş santrforunu kanattan yine merkeze kaydırarak aradığını bulmuştu. Önce Josue, ardından Quaresma belki de kolayı yapamayınca ilklerin derbisinde puanlar paylaşılmıştı.

İlk yarı Galatasaray, ikinci devre Beşiktaş... Boks açısından bakıldığında iki raundun galibi belliydi ya neyse. Deplasman yasağının kalktığı ilk derbinin berabere bitmesi ilahi tesadüf olsa gerek.