Kaostan lider çıktı

Galatasaray şampiyonluk yarışında kendisi için çok büyük önem taşıyan Gaziantepspor maçını, ikinci yarıda oyunu rakip kaleye yıkarak kazanmayı başardı.

İç sahadaki maçlarının genel karakterinden farklı olarak başladı Galatasaray dün akşam. İlk 15 dakika boyunca bastıran ve pozisyonlar bulan bir takım yoktu sahada. Tabii bunda, söz konusu karakterin oluşmasında büyük pay sahibi olan ikili Wesley Sneijder ve Yasin Öztekin’in de sahada olmamasının etkisi vardı. Selçuk İnan ve Felipe Melo ile hücum hattı arasındaki pas alışverişi de bir türlü sağlanamayınca sarı-kırmızılıların hücum gücü Emre Çolak ve Olcan Adın’ın ayaklarına bağlı kaldı, ancak orada da şöyle bir problem oluştu. Galatasaray’ın kontratak denemeleri sırasında kendi sahasından rakip alana aktardığı topların neredeyse tümü kanattan içeri doğru kıvrılan Emre’ye değil, taç çizgisine doğru açılan Olcan’a gitti. O da ilk yarı boyunca hızlı çıkılan atakları sol taraftan kat ettikten sonra kötü ortalarla heba edince ilk 45 dakikada pozisyon dahi bulamadı Hamzaoğlu’nun takımı. İkinci yarıda ise Burak Yılmaz’ın kaçırdığı golleri bir kenara bırakırsak ortada bir kaos futbolu olduğunu söylemek mümkün. Bir ara Muslera dahi Bruma’ya taktik veriyordu, saha içindeki atmosferi siz hayal edin. Hatta Galatasaray’ın attığı gol bile onlardan hiç görmeye alışmadığımız bir goldü. Ön direğe koşu yapan Hakan Balta’nın kafa golünü ilk ve son kez Dortmund deplasmanında görmüştük bu sezon.

Burada göreve geldiği günden beri, her Galatasaray maçından sonra Hamza Hamzaoğlu’nun alması gereken dersleri belirttik. Hocanın bunu yapacak zamanı vardı. Bazı zaaafların halen devam etmesi bir yana artık kendisinin bir şeyleri değiştirme süresi de çok kalmadı. Ligin bitimine sadece 6 hafta var ve üç takımın zirveyi paylaştığı bir dönemde, baskı ve stres bu derece yükselmişken takım alışkanlıklarını kalıcı biçimde değiştirmek oldukça zordur. Dolayısıyla Hamzaoğlu artık sezon sonuna kadar, bu takımdan en iyisini almaya ve eksik yanları kabullenerek bunların maç sonuçlarını etkilemesini engellemeye çaışmalı. Örneğin bundan sonra Yasin Öztekin’i yedek kulübesinde tutarken iki kez düşünmesi ufacık bir hamleyle büyük fark yaratabilir.