Mevsim türlüsü işe yarıyor


Fenerbahçe, uzun süren ulusal takım maç arası sonrasında döndüğü ligde Göztepe deplasmanında 3 puanı 3-2’lik skorla aldı ve maç fazlasıyla liderlik koltuğuna oturdu.

Fenerbahçe son 6 sezondur her türlü sezon başlangıcını yaptı diyebiliriz. Umut veren, fırtına gibi, felaket…Ortada böyle bir tablo varken, henüz ideal 11 belli olmamışken ve sahaya çıkan oyuncuların yarısından fazlası takıma bu sezon katılmışken, Fenerbahçe bırakın sezonun geri kalan haftalarını bazen ilk devreye baktığınızda maçın ikinci devresi hakkında olacaklar hakkında bile yeterli bir fikir vermiyor. Üstelik kenarda da bambaşka bir futbol aklı var. Cocu veya Ersun Yanal gibi sezon başında taraftarları heyecanlandıran bir teknik adam yerine, daha temkinli, Abdullah Avcı ekolünden gelme bir hoca. Bu yüzden Fenerbahçeli taraftarlar bu sezon her maç farklı duygular yaşayabilirler ve buna hazırlıklı olmalılar.

Fenerbahçe’nin hücum hattında birbirinden farklı karakterde, türlü türlü yetenekleri olan oyuncuları aynı planın içinde bir bütünlük halinde oynatmaya çalıştığını söyleyebiliriz. Samatta koşucu bir hedef forvet, Pelkas rakip savunmanın arasına sızan sahte 9’u, Valencia ise uzak forvet rollerini çok iyi oynuyorlar. Üstelik bu üçlüyü çok iyi destekleyen bir oyuncu grubu var. 2 hücumcu bek, bu organizasyon set hücumuna döndüğünde çok iyi bir yönetmen olan Sosa ve o meşhur üçüncü bölgede etkili bir istasyon olmaya başlayan Ozan Tufan. Erol Bulut’un en büyük başarısı bu farklı karakterdeki oyunculardan oluşan hücum hattını Göztepe maçındaki gibi ön alanda hep üretken tutabilmesi olacak. Üstelik bu kadroya geçtiğimiz sezonun tartışmasız en iyi hücumcu beklerinden Filip Novak girecek. Tabii bu çeşitlilik içinde zaman zaman bireysel maceralar takım oyununa gölge düşürebiliyor, örneğin üçüncü golü atan Pelkas bu golden sonra maçın yıldızı olma macerasına kendini fena kaptırınca, hücum hattında tek başına oynadığını düşündü birkaç pozisyonda. Sarı-lacivertliler genelde onun üzerinden bulduğu maçı koparabilecek pozisyonları harcadı ve birkaç dakika sonra da Göztepe’yi umutlandıran gol geldi. Bu kopma anlarını daha iyi değerlendirmek için elbette zaman ve otomatikleşme gerekiyor. Zira gerek bu pozisyonların sonuçlanmaması gerek de oyuncu değişiklikleri sonrası Fenerbahçe bir anda son 2 sezondan esintiler verdi maçın son bölümünde. Kulübenin futbol aklı da elbette artacak önümüzdeki dönemde ancak o ana kadar ilk 70 dakika ve değişiklikler sonrasındaki son 20 dakika arasında bu kadar büyük fark olmamalı.

Bundan 2 hafta önce ligin en hazır takımı olduğu söylenen Galatasaray'a karşı, bazı ağzı kahvehane lafları yapan yorumcular tarafından, oldukça sıkıcı futbol oynadığı söylenen Fenerbahçe, liderlik koltuğunda ve sanki henüz toparlanmaya çalışan şampiyon yolundaki rakiplerinin 1 adım önünde görünüyor.