Öğle antrenmanı

Filenin Sultanları, can sıkan bir mağlubiyetle başladıkları 2022 Dünya Kadınlar Voleybol Şampiyonası ikinci maçında, turnuvanın en zayıf takımı olarak görünen Güney Kore’yi, beklendiği gibi 3-0 mağlup etti.

2020 Olimpiyatları’nda, çeyrek finalde Türkiye’yi 3-2 mağlup ettikleri o dramatik maçtan bu yana oynadıkları 15 maçta 15 mağlubiyet bir yana sadece 3 set alabilen Güney Kore’nin, Türkiye için tehdit yaratmayacağını biliyorduk, hatta maç öncesinde setlerin hiçbirinde rakibimizi 20 sayıya dahi ulaştırmadan kazanmamız gerektiği konusunda da hemfikirdik. Giovanni Guidetti, 3 gün önce 3-2 kaybedilen Tayland maçında çıkardığı 6’nın kötü bir son yaşaması ve o maçta yaptığı İlkin-Saliha değişikliğinin iyi sonuç vermesine rağmen ilk 6’sını değiştirmeden maça başladı. Buradaki düşüncesinin, uzun analizler sonucu karar verdiği 6’yı, özellikle de smaçör ikilisini ilk mağlubiyette değiştirerek takıma ve oyuncularına yanlış bir mesaj vermek istememesi olarak yorumlayabilirsiniz, fakat VNL yarı finalinden önce, bizzat itiraf ettiği istikrarlı bir smaçöre sahip olamaması sebebiyle yaşadığımız zaaf, bu isteğinin önüne geçmeli. Smaçör istikrarsızlığını uzun süredir çekiyoruz, bu yüzden 2-3 set üst üste iyi performans veren smaçörümüz sahada olmalı ve sürekli devam eden bir rotasyonda oynamak pek fena fikir olmayabilir, zira aynı istikrarsız smaçörleri sürekli oynatarak başarı değil başarısızlığa istikrar kazandırıyorsunuz gibime geliyor.

Sultanlar, maça beklediğimizden kötü başladı aslında. 4-0 gibi bir seriyle başlamamıza rağmen, ilk setin ortalarına doğru, sahada oldukça kalitesiz bir voleybol vardı. Sürekli itirazlar ve GDS’lerle (Görüntlü Değerlendirme İsteği) duran oyun bir tempo tutmamızı engelledi diyebiliriz. Hatta Kore bir ara farkı 2 sayıya kadar indirdi. Ancak bu yaptığımız servis hataları ve kötü hücumların savunması değil. Takımın kendini bulması ve maçın gerçekten hak ettiği karaktere bürünmesi ise ikinci ve üçüncü sette ancak gerçekleşti. Tabii bunda, rakibimizin, voleybolun temel doğrularını parkeye yansıtma tarafında dahi çok sıkıntılı bir takım olmasının etkisi var. Şöyle bir örnek verelim, blok istatistiklerinde çok fazla ilk sıralarda yer almayan Ebrar Karakurt, maçı 7 blokla bitirerek takımın bu alanda lideriydi. Saliha’nın da yüzde 50 verimliliğin altında oynamasına rağmen aldığı 17 sayı, umarım Uluslar Ligi’ndeki ABD maçı performansına tekrar ulaşma konusunda ona yardımcı olacaktır. Maçın sonlarında Ayçin, Derya, Elif, Aylin gibi oyuncuları da sahaya atan Guidetti’nin, bunu benzer karakterdeki maçlarda biraz daha erken yapmasını umuyoruz.

Bu maçı turnuvanın geri kalanı için bir ölçü alarak almamız elbette imkansız. Büyük bir sürpriz olmazsa. Güney Kore turnuvayı set dahi alamadan kapatacak. Hatta belirttiğimiz gibi, herhangi bir maçta rakibinin yanına bile yaklaşamayacaklar. Grupta kalan 3 maçımızda da kayıpsız 9 puan bize 2. tur grubunda oldukça yardım edecek. Sırbistan’ın dün akşam Bulgaristan karşısında 1 puanı bırakması, Tayland’a karşı aldığımız 3-2’lik mağlubiyetin etkisini bir nebze azaltabilir, şimdi, ABD’nin de benzer bir kayıp yaşamasını umuyoruz. Bu yüzden 1 Ekim’de arka arkaya oynanacak Sırbistan – ABD ve Polonya – Türkiye maçlarının büyük önemi olacak.