İstanbul Maltepe’de hafta sonunda “Yeni dünya düzeni ve medyanın rolü” konulu gerçekleştirilen sempozyumda Orta Asya’dan, Balkanlara, Frankfurt’tan Moskova’ya ve hatta Yakutistan’a kadar uzanan geniş bir coğrafyadan gazeteci meslektaşlarımızla birlikte olduk. Maltepe Belediyesi’nin düzenlediği ve kısa bir süre önce hizmete giren Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde, isim babası büyük yazarımıza layık bir mükemmellikle gerçekleştirilen sempozyuma toplam 11 ülkeden 25’i çeşitli oturumlarda konuşmacı olarak podyumda yer alan onlarca gazeteci katıldı.

Dünya medyasına egemen olan batı dünyasının değil de, bizlere yeterince ve gereğince ulaşmayan ülkelerden gelen gazetecileri dinleme, tanışma, fikir alışverişinde bulunma ve ileriye yönelik alternatif işbirlikleri için çok değerli fırsatlar bulduğumuz bu organizasyon için Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç’a çok teşekkürler ve tebrikler.

Böylesi kapsamlı bir sempozyumun bir ilçe belediyesi tarafından düzenlenmesi şaşırtıcı gelebilir. Bir krizden çıkamadan, diğerine evrilen ve kimi karamsar gözlemcileri dikkate alacak olursak potansiyel bir dünya savaşının orta yerinde kalabilecek ülkemizin kamuoyun bu çatışmaların tarafı olabilecek ülkelerin kamuoylarıyla bağlantılayabilecek bu tip çalışmalar çok önemli. Ve Maltepe Belediyesi yıllardır, merkezi hükümetin, sivil toplum kurumlarının, üniversitelerin büyük ölçüde ihmal ettiği bu alandaki boşluğu dolduran etkinliklere imza atıyor. Yedi yıl önce de benzer bir etkinliği izleme şansı bulmuş ve “Siper kazma, köprü yap!” sloganıyla tamamlanan konferansın akabinde şöyle bir değerlendirmede bulunmuştuk:

“Aslında uluslararası diyalog ve barış konulu bir konferans düzenlemenin bir ilçe belediyesinin asli işi olmadığı söylenebilir. Ancak diyalog ve barış kavramlarının büyük ölçüde istismar edildiği, adı öyle olmasına rağmen bunlarla ilgisi olmayan, aslında ne barışı, ne de gerçek bir diyaloğu hedefleyen girişimlerin, samimiyetsizlik, disiplinsizlik, eleştiriye tahammülsüzlük, görgüsüzlük yüzünden ya da başka nedenlerle kısa sürede tıkandığı, sonuçsuz kaldığı bir ülke olan Türkiye’de durum farklı. Maltepe’de gerçekleştirilen ‘Uluslararası Diyalog Konferansı’ da işte bu yüzden önemliydi.”

Maltepe’de bu haftasonu gerçekleştirilen sempozyum da öyle…

Tabii saatler süren sempozyumda paylaşılan çok önemli ve değerli düşünceler, öngörüler, bilgiler, deneyimler ve özlemleri bu köşeye tam olarak taşımak mümkün değil. Onun için Maltepe Belediyesi’nin önümüzdeki aylarda çıkaracağı kitabı bekleyeceğiz.

Ancak basın özgürlüğü açısından dünyada prestiji en düşük ülkelerden biri olan Türkiye’ye, dünyanın dört bir köşesinden gelip, daha iyi bir dünya için “önce basın özgürlüğü!” diye seslenen meslektaşlarımızın listesine ve tartışılan konuların başlıklarını aktararak bu değerli organizasyonun içeriği ve sonuçları konusunda bir ipucu verebiliriz.

Kendileri de uzun yıllar gazeteci olarak çalışmış olan Belediye Başkanı Ali Kılıç ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç’la, onur konukları Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş ve Azerbaycan’ın ana muhalefet partisi “Büyük Kurtuluş Partisi” Genel Başkanı ve Milli Meclis Kültür Komisyonu Başkanı Fazıl Mustafa’nın açılış ve selamlama konuşmalarından sonra beş oturum gerçekleştirildi.

“Alternatif Medyanın Rolü” başlıklı ilk oturumda gazeteci Necdet Saraç’ın moderatörlüğünde KRT TV Genel Müdürü Adnan Bulut, Halk TV Haber Koordinatörü Bengü Şap Babaeker ve Tele1 Ankara Temsilcisi Zeynel Lüle konuk olarak yer aldı.

“Küresel Krizler ve Medyanın Rolü” isimli ikinci oturum bu satırların yazarının moderasyonunda gerçekleştirildi. Oturuma Özbekistan’dan halen Taşkent Belediye Başkanlığı Basın Ofisi’nde muhabir olarak çalışan Firuza Gafurova, Rusya’nın en çok okunan haftalık gazetesi “Argumenti i Fakti”nin Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Marina Mishunkina, Almanya’nın en önemli gazetelerinden “Frankfurter Allgemeine Zeitung”dan uzun yıllar İstanbul’da da çalışan Türkiye, İslam ve Arap dünyası, Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu uzmanı gazeteci yazar Dr. Reiner Hermann ve 1982 yılından bu yana Ege’nin her iki yakasındaki gelişmelere ilişkin ilkeli haberciliğiyle Türkiye ve Yunanistan kamuoylarının objektif gerçeklere ulaşmasını sağlayan gazeteci Stelyo Berbarakis katıldı.

“Medyanın Toplumsal Barışa Katkısı” isimli oturum gazetemizin Genel Yayın Koordinatörü, gazeteci-yazar İbrahim Varlı’nın moderatörlüğündeydi. Yakutistan’ın önde gelen gazetelerinden “Uhee Bulu” Genel Yayın Yönetmeni Semenova Kristina, Arnavutluk’tan “Syri TV” muhabirlerinden Ambrozia Meta, Kuzey Makedonya’dan “Alsat M TV” Yazı İşleri Müdürü ve çeşitli üniversitelerin gazetecilik bölümlerinde öğretim üyesi olarak görev yapan Admir Kjose de oturuma konuşmacı olarak katıldılar.

Gazeteci-Yazar, Akademisyen ve yayınlarını haber ağırlık olarak bir kanal olarak sürdürmeye başlayan Flash TV’nin yeni Genel Koordinatörü Cüneyt Akman da “Yeni Dünya Düzeni ve Dijital Medya” konulu oturumu yönetti. Yunanistan’dan deneyimli gazeteci, “zougla.gr” haber sitesi Genel Yayın Yönetmeni Nikolaos Georgiadis, Karadağ’dan televizyon haber sunucusu Dafina Teliqi ve Estonya’dan Kamu Yayıncılığı Yönetim Kurulu’ndan Mark Luik de Akman’ın konuğu oldular.

“Alternatif Medyanın Geleceği” konulu beşinci ve son oturumu da Evrensel gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat oldu. Onun konukları da Kosova’dan gazeteci ve ileşitim uzmanı Elmin Osmani, Kazakistan’dan “Han-TV” editörlerinden Kurmet Doszhanova, Karadağ’dan “Teuta Radyo ve Televizyon”nun Direktörü Ilmira Lika’ydı.

Dünya ölçeğinde alternatif bir medya forumu olarak değerlendirebileceğimiz sempozyumda, kimisi emekliliğinin eşiğinde, kimisi mesleğinin daha başında gazeteciler, Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç’ın açılışta dile getirdiği soruya yanıt aradılar:

“Yeni dünya düzeni içerisinde medyanın konumu ne olmalı, nasıl olmalı, nereye doğru sürükleniyoruz, önümüzdeki yıllarda dijital baskıların daha çoğaldığı bir sürece girerken neleri baz alacağız? Geçtiğimiz aylarda ülkemizde bir basın yasası geçti, uzun tartışmalar yaşandı. Dijital medya, sosyal medya nasıl kontrol altına alınacak, gerçekten dijital medya sınırsız özgürlüklerin yaşatıldığı bir sektör mü?”