1908 senesinde Michael Culiton adında bir okul müdürü tarafından geçmişte tersaneleri ile ün yapmış, şimdilerde eski ve yeninin birbirine karıştığı, Thames nehrinin hemen kıyısında yer alan tarihi Bermondsey semtinde kurulmuş Fisher Athletic FC, namı diğer “The Martyrs” (Şehitler). Takımın adı 8. Henry tarafından idam edilmiş Katolik kilisesinin piskoposu Saint John Fisher’den miras, dünya futbolunda adını tarihe mal olmuş kişilerden alan birkaç nadide takımdan biri siyah beyazlılar. Kapı komşusu Ada futbolunun yaramaz, uslanmaz çocuğu, “Green Street Holigans” filmine konu olmuş Millwall, ama farklı liglerde mücadele ettikleri için zaman içinde nadiren karşılaşma fırsatı bulmuşlar, haliyle rekabet düşmanlığa dönüşmemiş. 1960’lı senelerin başına kadar amatör liglerde mücadele eden takım 1961 senesinde Londra amatör bölge “Parthenon” ligine terfi etmiş. Kendilerine ait bir statları olmadığı için bölgenin diğer amatör takımı ve en büyük rakipleri Dulwich Hamlets’in 3 bin kapasiteli Champion Hill Stadını paylaşmak zorunda kalmışlar. Bakmayın amatör takımlara ev sahipliği yaptığına, maçların ayakta izlendiği zamanlarda 20 bin futbolseveri ağırladığı olmuş o futbol kokan stadın. 1948 Yaz Olimpiyatlarında Meksika – Güney Kore maçı bu statta oynanmış. Bilirsiniz işte, geldiğimiz zamanların gıcır statlarının yanında köhne kalır eskileri ama havası başka olur, eski de zaten candır…

Yarı amatör olarak geçirdikleri 80’li seneler en başarılı oldukları zamanlar… 1986-87 sezonunda “Southern League”i şampiyon bitirerek en üst amatör “National League”e terfi etmişler. Köklü tarihlerinde profesyonel liglerde oynama fırsatı bulamasalar da futbola önemli isimler kazandırmışlar. Takımın formasını giyenler arasında 2014-19 arasında Premier Lig’de Crystal Palace’da top koşturmuş Jason Puncheon, Notts County’de adını duyurmuş Wes Thomas, bizim coğrafyada 16 sezon Galatasaray dahil 11 takımda boy göstermiş Murat Erdoğan gibi topçular var…

Takımın 80’lerde elde ettiği başarıdaki en büyük pay sahibi o yıllara damga vuran başkanları Doğan Arif, yeraltı dünyasında nam salmış Kıbrıslı bir ailenin yedi çocuğundan biri. Ülke tarihinin muhtemel en azılı suç çetesi Kray kardeşlerin çöküşünden sonra yeraltı dünyasında adlarını duyurmuşlar. 2004 senesinde İrlanda Daily Mirror gazetesi tarafından İngiltere’nin en tehlikeli suç örgütü olarak gösterildiklerini, futbol sevdalısı Doğan Arif’in 90’lı senelerin başında on dört seneye mahkûm olduğunu, başkanlık yaptığı donemde en büyük hayalinin Fisher’i profesyonel liglerde görmek olduğunu hatırlatalım. Fisher sevdalılarına göre kulüp tarihinin en başarılı başkanı…

1989-90 sezonunun başında Paul Woolf adında bir avukatın başını çektiği “Winners Worldwide” adlı konsorsiyum takımı satın almış. İlk icraatları dönemin önemli teknik direktörü, bizim coğrafyada da çalışmış Malcolm Allison’u takımın başına getirmek olmuş. Bir senelik sözleşme için aylık 30 bin Sterline anlaşması, sözleşmeyi imzalamak için sahaya helikopterle inmesi spor sayfalarının manşetlerini süslemiş. Ancak uzun sürmemiş macerası, amatör liglerin zorlukları ağır gelmiş gösterişli hocaya ve kasım ayında ayrılmış takımdan. Amatör kümelerde parlamayı bekledikleri zamanlarda Londra’nın eğlence rehberi “Time Out” dergisi, kısıtlı bütçeye sahip futbolseverlere Fisher Athletic maçlarını önermiş, malum 10 Sterlinin altında maç bileti bulmak zor iş endüstriyel futbol zamanlarında…

Profesyonel ligleri hedefleyerek çıktıkları yolda düşüşleri keskin olmuş, maddi sıkıntılarla geçen zamanlarda kadrolarındaki önemli topçuları profesyonel lig takımlarına kaptırmışlar. 2009 senesinin Kasım ayından Mart ayına kadar oynadıkları 19 maçın tamamını kaybedip küme düşmüşler. Borç batağına saplandıkları zamanlarda, takvim yaprakları 13 Mayıs 2009’u gösterirken İngiltere Yüksek Mahkemesi’nin kararıyla kulübün kapısına kilit vurulmuş. Ancak takımlarının yok olma sürecine girişini kabullenmeyen taraftar grubu, 42 kişilik yönetim kadrosuyla yeni bir takım kurmak için kolları sıvamışlar. “Fisher FC” adını verdikleri takım şimdilerde bölgesel “Southern Counties East” Liginde mücadele ediyor. 2016 senesinde Rotherhite bölgesindeki yeni mabetleri “St Paul’s Sports Ground”a taşındılar. Yeniden yükselişe geçerler mi zaman gösterir, ama yeni futbol nesillerinin Londra’nın zengin ve güçlü takımlarının hikâyeleriyle büyüdükleri, gazetelerin spor sayfalarında hep onların yer aldığı zamanlarda Fisher Athletic’i de unutmayın. Endüstriyel futbolun paraya bulanmış görüntüsünden bunalmış sade bir futbolsever olarak dileğim futbol tanrıları yanlarında olsun…