12 Mart Cumartesi günü, Roberto Carlos’un yüksek ihtimalle emeklilik ikramiyesini aldığı, Dağıstan takımı Anzhi Makhachkala ile

12 Mart Cumartesi günü, Roberto Carlos’un yüksek ihtimalle emeklilik ikramiyesini aldığı, Dağıstan takımı Anzhi Makhachkala ile Dan Petrescu’nun teknik direktörlüğünü yaptığı Kuban Krasnodar arasında oynanacak maçla açılacak 2011-12 Rusya Premier Ligi. Rus futboluna ve özellikle eski Sovyetler ile Kuzey Avrupa liglerine aşina olanlar bu liglerin 2 seneye yayılmadığını ve iklim şartları sebebiyle tek bir yıl içerisinde, genelde mart-ekim ayları arasında yapıldığını bilirler. Ancak Ruslar bu işe bir set çektiler, zira bundan 10 sene önce açılmaya başlamış para muslukları yavaş yavaş meyvesini vermeye ve Rus takımları uluslararası alanda tekrar başarılı olmaya başlamıştı. 2004-05 yılında UEFA Kupası’nı kazanan CSKA Moskova’dan önce eski Sovyetler’den çıkan son Avrupa şampiyonu 1985-86’da Avrupa Kupa Galipleri Kupası’na uzanan Lobanovskyi yönetimindeki Dynamo Kiev’di. Dynamo 1974-75’te de aynı kupayı müzesine götürmüş, 1980-81’de şampiyon olan Dynamo Tiflis de Sovyetler futbolunun şampiyonları olarak kalmıştı. Kısacası ülke parçalandığında bünyesinde hiçbir Avrupa şampiyonu barındırmıyordu. CSKA bu tabuyu yıktı. 3 sezon sonra Gazprom’un “doğalgazladığı” Zenit Petersburg, Dick Advocaat yönetiminde UEFA Kupası’nı kaldırdı. Ukrayna’da, Luce’nin Shakhtar Donetsk’inin 1 sezon sonraki zaferi ise Rus futbolundaki uyanışın bir uzantısıydı. Ülkeye gelen birçok yıldız futbol kalitesini ister istemez yükseltti. Şimdi 7 sene sonra bir Dünya Kupası düzenlemeye hazırlanıyorlar. Rus Ligi yüksek ihtimalle önümüzdeki yıllarda Avrupa’nın büyük ligler sayısını 6’ya çıkarmaya çalışacak. Bunun uygulamalarndan birisi olarak standart Avrupa formatına geçtiler.

Rusya’da 2011-12 sezonu bir geçiş sezonu olduğu için 18 ay sürecek ve 2012 mayıs ayında son bulacak. 16 takımlı ligde deplasmanlı 30 hafta sonrası takımlar ilk 8 ve son 8 olarak ayrılacak ve bu 2 grup deplasmanlı 14 hafta daha mücadele edecek. Son 2 takım küme düşerken play-off sonucunda ilk sırada yer alan takım şampiyon olacak. Yani 44 haftalık bir maraton bizleri bekliyor.

Rubin Kazan’ın 2008 ve 2009’daki şampiyonlukları, tesbihli teknik adam, Türkmen Kurban Berdyev’in takımının önüne geçmenin zor olacağının bir göstergesi idi. Ancak Zenit önce Roma’yı 4 yıl boyunca çalıştıran İtalyan Luciano Spalletti’yi göreve getirerek önemli bir adım attı, sonra da son 2 yılın şampiyonunun en önemli 2 adamı, kaptan Sergei Semak ve Aleksandr Bukharov’u Kazan’dan kopararak onlara önemli bir darbe vurdu. Zenit şu anda Avrupa Ligi’nde de yoluna devam ediyor, defansının ortasında eski Galatasaraylı Fernando Meira ve Bruno Alves, yani 2 Portekizli mücadele ediyor. Rubin kazan bıraktığı unvanı geri almak isteyecek ancak 4 sezondur şampiyonluğu başka şehirlere bırakan Moskova takımları, kupayı başkente geri getirmek istiyorlar. Rus futbolunun en önemli oyuncularından Valery Karpin’in çalıştırdığı 90’lı yılların tek hakimi (10 sezonda 9 şampiyonluk), Spartak Moskova, Ari, 18 yaşındaki yıldız Jano Ananidze ve Hercules’den transfer ettikleri Sergio Rodríguez Garcia ile ligde pay sahibi olmaya çalışacak. Ezeli rakiplerden CSKA da oldukça iddialı. Van der Sar sonrası Manchester United kalesi için adı geçen Igor Akinfeev, Ignasevich, Berezutski gibi tecrübeli isimlerin yanına eklenmiş, Young Boys Bern çıkışının arkasındaki en önemli adam Doumbia, Japon futbolunun son jenerasyonunun yıldızı Keisuke Honda ve genç oyuncular Dzagoev, Tosic ile Tomas Necid oldukça parıltılı bir kadroyu oluşturuyorlar.

Türkiye’nin gündemini 3 ay boyunca meşgul eden Zvjezdan Misimovic’in yeni takımı Dynamo Moskova 2 eski Bundesliga oyuncusunu daha kadroda barındırıyor. Andriy Voronin ve tabii ki Kevin Kuranyi. Sercan Yıldırım transferi son anda gerçekleşmeyen Lokomotif Moskova ise şimdilik diğer Moskova takımlarının, en azından beklenti açısından gerisinde gibi.

Bu sezonun en dikkat çeken ve takibe değer ekibi ise bizim açımızdan Ruud Gullit’i teknik direktörlük görevine getiren, ancak güvenlik gerekçeleri ile imza törenini 2 kez erteleyen, Çeçen takımı Terek Grozny olacak. Grozny’nin başkanı aynı zamanda Çeçen Cumhuriyeti’nin de devlet başkanı Ramzan Kadyrov. 2004’te bir suikaste kurban giden Akhmad Kadyrov’un 34 yaşındaki oğlu. Danimarka’daki karikatür krizi sırasında bu ülke vatandaşlarının Çeçenya’ya girişini yasaklamış bir adam. At yarışı sevdasından, seks skandallarına, Putin’le yakın ilişkileri olmasından yaptığı ileri sürülen bir dolu insan hakları ihlaline ve arkasında bulunduğu düşünülen gazeteci katledilişleri ve namus cinayetlerine kadar tam anlamıyla sansasyonel bir adam. Rusya’da onun için “ortaçağdan fırlamış bir tiran” ifadeleri kullanılıyor. Gullit’in ilk icraatlerinden birisi, yıllardır hangi takıma gideceği tarışılan ama tabii Grozny’nin hesapta bile olmadığı Anderlecht’in Faslı oyuncusu Mbark Boussoufa’yı transfer etmek oldu. Takım ilk hafta kendi evinde son şampiyon Zenit’i konuk edecek.

CSKA Moskova, Spartak Moskova ve Zenit, Avrupa Ligi’nde son 16’ya kalmayı başardılar. Yazıyı kapatırken Rus futbolunun eski efsanelerinden, 1960 ve 70’li yıllarda ülke futbolunda fırtına gibi esen Torpedo Moskova’dan da bahsetmek lazım. Dünya futbolunda 4-4-2 dizilişinin mucidi sayılan ve bugün modern futboldaki pres, hareketlilik, kanat değiştirme gibi birçok kavramın öncülerinden gösterilen Victor Maslov’un takımı 3. lige kadar gerilemişti. Geçtiğimiz sezon ikinci kademeye geri döndüler.