Dağ karınca doğurdu!

Karadeniz’de zorlu viraj… Bir tarafta Şampiyonlar Ligi kapısından dönen Trabzonspor, diğer yanda Okan Buruk idaresinde oyun olarak taraftarlarını mutlu etmeyen Galatasaray… Nefesler tutulmuş sezonun ilk büyük düellosundan çıkacak sonuç merak ediliyor.

Bordo-mavililerde sakatlık şoku yaşanıyor. Ülkenin en heyecan veren file bekçilerinden Uğurcan’ın yokluğunda Taha eldivenleri teslim almış. Orta sahada Bakasetas ve Abdülkadir de kadrodan çıkarılmış durumda. Dorukhan-Siopis-Bardhi üçlüsü camiaya gönül verenlere biraz papatya falı baktırıyor. Kanattaki Djaniny ile ilerideki Cornelius’un fizik üstünlükleri ev sahibi için kilit rol oynayabilir. Antalya deplasmanında alınan farklı yenilgiden sonra Kopenhag karşısında yaşanan hüsranın ardından Abdullah Avcı, eski talebesine karşı mutlak galibiyet istiyor.

Sarı-kırmızılılarda Okan Buruk, beklenen 11’i çimlere sürmüş. Yeni transferlerden Torreira ile Mertens’in performansı, bu zorlu deplasmanda hayati gözüküyor. Hazırlık maçlarında iyi oynadıktan sonra ligin başlamasıyla birlikte kötü bir görüntü çizen Seferovic’in silkinip silkinmeyeceği merak ediledursun, taraftarlar sezona tutuk giren Yunus’la Kerem’in vites yükseltmesini bekliyor. Aslan’da taşlar ancak transferin nihayete ermesiyle oturacağa benziyor; kadro istikrarı yakalanıncaya kadar daha çok vakit geçecek gibi duruyor. Bakalım bu sancılı süreçte Buruk, İstanbul’a şen dönüp elini güçlendirebilecek mi?

Dengeli başlayan maçta kanattaki kapışmalar dikkat çekiyordu. Boey tarafından iyi yüklenen Trezeguet, 10. dakikada tribünleri ayağa kaldırıyordu. Yine aynı futbolcunun ortasına Cornelius kafayı vuruyor, Djaniny tamamlayamıyordu. Deplasman ekibindeyse ilk bölümde Mertens dikkat çekiyordu.

31’de Mertens başlattığı kontrada Yunus’un akıl dolu pasını bitiremiyordu. Genç Taha iyi çıkarmıştı. Uzatmalarda Karadeniz ekibi yüklense de yarıdan gol sesi çıkmıyordu.

İkinci devrede Djaniny’le Siopis’in yerine Kouassi’yle Gbamin oyundaydı. İki taraf da aşırı temkinliydi. Duran toplar kilidi çözebilirdi. 65’te çok etkisiz olan Seferovic’in yerine Gomis girmişti. 73’te sakatlanan Toreira’nın yerine Berkan oyundaydı. 77’deki kontrada Trezeguet’nin vuruşunu iki hamlede kontrol etmişti.

Hemen akabinde Bartra’nın hatası atağa dönüşüyor; Mertens’in “al da at” dediği Gomis soluyla kötü vuruyordu. 84’te sarı-kırmızılılar yine etkili geliyor, Kerem’in vuruşunu Taha iyi çıkarıyordu. Uzatmalarda Gomis’in kafası kaleyi yalıyor, karşılaşmada başladığı gibi bitiyordu.

Orta sahada bu kadar eksikle Trabzonspor’un oyuna hükmetmesi mümkün değildi. Avcı’ya maçtan önce bir puan verseler, sanki anında kabul ederdi. Genel olarak vasatı aşmayan günün nispeten daha iyisi Galatasaray’a gelince… Daha çok pozisyona girdikleri müsabakayı kazanabilirlerdi. Buruk’un da aşırı temkinli hali dikkat çekiciydi. Mertens geliştikçe belki daha kolay kazanacaklar ama hocanın da başka formülleri hayata geçirmesi gerekiyor sanki.