Kartal galip ama mutsuz
Arda Kardeşler’in son düdüğüyle Kartal, İstanbul’a mutlu dönüyordu. Beşiktaş çekinerek gittiği deplasmanda kazanmasını bildi. Devrenin sonunda öne geçmeseler, maçın sonucu daha farklı olabilirdi. Gerçi bu üç puan camiada yükselen çatlak sesleri ne kadar susturur bekleyip görmek lazım. Kartal bugünlerde uçamıyor, hele rakiplerine bakılınca, gelecek camiaya hiç umut vermiyor.
Konya’da zorlu viraj… Beşiktaş, ezeli rakiplerinin yine kazandığı haftada Anadolu’nun sert deplasmanlarından birine çıkıyor. Ev sahibi derseniz, onlar da sanki rakiplerini iyice ateşe atmayı hedefliyor.
Yeşil-beyazlılarda eksikler dikkat çekiyor. Takımın gol ayağı Cikalleshi’nin yokluğunda Oğulcan-Moreno ve Oliveira üçlüsünün Kartal’ı zorlayıp zorlayamayacağı merak ediliyor. Stanojeviç, takımın usta ayaklarından Soner ve Guilherme’ye güveniyor. Eylül başında Başakşehir’i devirdiği günden beri üç puana hasret olan Tümosan Konyaspor, seriyi bozmak istiyor.
Siyah-beyazlılar Mevlana’nın kentine binbir sorunla gelmiş durumda. Trabzon deplasmanından sonra Adana’da da felaket bir görüntü veren, hattâ statü gereği maça yarısından fazlası olmadan çıkan rakibinden dört gol yiyen takımda değişikliğe giden Şenol Güneş, stoperde Colley’in yanında Amartey’i sürmüş. Kalede sakat Mert’in yokluğunda eldivenler Ersin’e teslim edilmiş. Kanatlara Muleka’yla Rashica’yı atan deneyimli hoca, Zainutdinov’u ilk kez ilk 11’de oynatıyor. Olası puan kaybında ezeli rakiplerinin bayağı gerisine düşecek olan Beşiktaş, sahaya mutlak üç puan parolasıyla ayak basıyor.
Kaybettiğimiz Vefa’nın asırlık çınarı Kör Galip için düzenlenen saygı duruşunu müteakip ilk düdük çalıyordu. Dengeli başlayan mücadelenin 19. dakikasında Moreno’nun şutunda Ersin başarılıydı. Beşiktaş’ın ilk tehlikesinin 31’de duran toptan gelmesi dikkat çekiciydi. Yağmur altında devre kör dövüşü gibiydi. Uzatmalarda gelen gol maçın özetiydi. Rashica’nın çevirdiği topu Uğurcan kendi ağlarına yollamıştı. Rahat durumdaki savunma oyuncusu bir ayağıyla uzaklaştırdığı top diğerine çarpıp ağlara gitmişti.Gole kadar ofansif anlamda neredeyse hiçbir şey yapmayan Konyaspor’un ikinci devredeki reaksiyonu merak konusuydu. 55’te ev sahibi bir kişi eksik kalıyordu. Oğulcan önce Aboubakar’a yaptığı müdahale sonucu sarıyı görecekken, bir de topa vurunca, bir saniye içinde gördüğü iki kartla atılıyordu.
Rashica’nın yerine Ghezzal’ı alan Güneş, ikiyi bulmak istiyordu. 63’te de o gol Aboubakar’dan geliyordu. Rakip oyuncuları bir bir yatıran forvet, solunu konuşturmuştu. Bu skordan sonra iyice rahatlayan deplasman ekibi, kontrolü tamamen eline almıştı. Yapılan değişikliklerden sonra oyun iyice soğuyor, iki taraf da maçın bitmesini bekliyordu. Arda Kardeşler’in son düdüğüyle Kartal, İstanbul’a mutlu dönüyordu. Beşiktaş çekinerek gittiği deplasmanda kazanmasını bildi. Devrenin sonunda öne geçmeseler, maçın sonucu daha farklı olabilirdi. Gerçi bu üç puan camiada yükselen çatlak sesleri ne kadar susturur bekleyip görmek lazım. Kartal bugünlerde uçamıyor, hele rakiplerine bakılınca, gelecek camiaya hiç umut vermiyor. Konyaspor’a gelince… Ligin daha yedinci haftasında kendi sahanda rakip kaleyi hiç düşünmemek… Stanojeviç’in ilk 45 dakika oynattığı futbol hakikaten felaketti. Kendi kalelerine attıkları gol ve gördükleri kırmızı karttan sonrası formaliteden ibaretti. Sırp hoca sezonu bitiremez sanki!