Lige kayıp başlangıç

Kadıköy’de haftanın kapanışı… Bir tarafta Avrupa mesaisi sebebiyle sezona erken başlayan Fenerbahçe, diğer yanda ligin yenisi HangiKredi Ümraniyespor… Ezeli rakiplerinin kazandığı haftada Kanarya iyi bir başlangıç yapmayı hedefliyor.

Teknik direktör Jorge Jesus, oldukça ofansif bir 11’i çimlere sürmüş. Portekizli hoca, farklı kazandıkları Slovacko maçından sonra lige de hızlı girmeyi istiyor. Daha önce beraber çalıştığı stoper Gustavo Henrique’yle orta sahadaki Arao’yu ziyadesiyle güvenen deneyimli çalıştırıcı, ligin galasında King’le Valencia’yı ileride oynatıyor. Zengin kadrosuyla birçok farklı dizilişi oynayabilecek Kanarya’da Jesus, taraftarlara heyecan veriyor. Özellikle forvete gelecek isim papatya falı baktıradursun, sarı-lacivertli camia yıllardır bekledikleri şampiyonluğa kavuşmayı hedefliyor.

İstanbul’un ligdeki sekiz temsilcisinden daha önce bu düzeyi hiç görmemiş olan tek ekibi olan Ümraniyespor, tam bir kapalı kutu durumunda. Yeri gelmişken, bir şehrin bu kadar takımının olması, kimi futbol meftunlarını üzüyor olsa gerek. Kadrolara bakınca, seneye bu tablo değişir gibi geliyor. Tabii futbol kâğıt üstünde oynanmıyor. Recep Uçar yönetiminde tam bir sistem takımı olan Ümraniyespor’un göstereceği performans merak ediliyor.

Henüz ilk dakikada savunmanın gerisine sarkan Geraldo’ya Altay hayır demişti. Müthiş bir atmosferde şok bir şekilde geriye düşmek tatları biraz kaçırabilirdi. 18’de VAR yardımıyla Yaşar Kemal Uğurlu penaltı noktasını göstermiş, atışı kullanan Valencia tabelayı değiştirmişti. 29’daki kornerde Glumac ağları bulmuştu. Pozisyon VAR’da incelenmiş, santra gösterilmişti.

Devrenin sonundaki kontrada Rossi, Valencia’ya ‘al da at’ diyordu. İlk 45 dakikada Emre Mor’la Valencia dikkat çekerken, deplasman ekibinin iyi oyunu birçoklarını şaşırtmıştı. İkinci yarı da sanki bol gol vadediyordu.

Ümraniyespor yine ağları bulsa da, bu sefer ofsayt bayrağı kalkıyordu. Bastıran Kanarya arka arkaya pozisyona giriyor, Serkan Kırıntılı kalesinde tecrübesini konuşturuyordu. 67’de skor yine eşitlenmişti. Ülkemizde ender gördüğümüz bir duran top organizasyonunda, ceza sahası dışına gönderilen kornere üç dakika önce oyuna giren Rumen Gheorge güzel vurmuştu. Hemen akabinde gelişen kontrada yeni transfer Luan Peres Onur Ayık’ı yakalayamıyor, yaptığı müdahaleye penaltı kararı çıkıyordu. VAR kontrolü sonrasında atışı kullanan Mrsic, takımını öne geçirmişti.

Berisha’yla Serdar Dursun’u sahaya süren Jesus, tüm riskleri alıyordu. Berisha arka arkaya fırsatlar yakalıyordu. Alman futbolcunun önce frikiği az farkla auta gitmiş, ardından fırsatçılığını konuşturduğu anda vuruşu çerçeveyi bulmamıştı. Kim’in transferinden sonra gelenlerden Gustavo Henrique’nin tel tel döküldüğü maçın uzatmalarında sahaya attığı ilk andan itibaren dikkat çeken Berisha skoru eşitlemişti. İlk 11’de başlasa, skor böyle olmazdı dedirten Zajc’ın çabası golü getirmişti. Yaşar Kemal Uğurlu’nun son düdüğüyle tribünlerden uğultular yükseliyordu.

Altı gollük heyecan fırtınasında galip çıkmadı. Jesus’un ofansif ilk 11’i belli ki çok tartışılacak. Sanki Portekizli hocanın tercihleri de ligin yenisini oyuna dahil etti. Fenerbahçe’de gelecek yeni transferler kim olur bilinmez ama bu diziliş çok riskli duruyor; eklenen isimlerle taktiğin değişmesi olası gözüküyor. Ümraniyespor’a gelince… Futbolun kâğıt üstünde oynanmadığını hepimize ispatladılar. Teknik direktörleri Recep Uçar’ı şüphesiz tebrik etmeli. Şahsen ben bir sonraki maçlarını merakla izleyeceğim. Abdullah Avcı’nın yanında yetişenler lige renk katıyor, yalan yok!