THY’de türbülans
Sezonun en zevkli maçlarından birisini geride bıraktığımız Sultanlar Ligi’nin 15. haftasında zirvenin 3 takımı yara almadan yoluna devam etti.
THY-Eczacıbaşı maçı beklenildiği gibi daha ilk sayılarından itibaren büyük bir çekişmenin yaşandığı ve haftanın maçı unvanını hak eden bir mücadele oldu. 35 dakikadan fazla süren ilk setin son anlarında Tijana Boskovic’in aldığı sayılar ve Beyza Arıcı’nın üst üste kullandığı 2 etkili servis Eczacıbaşı’nı 1-0 öne geçirdi, fakat ev sahibinin kolay lokma olmayacağı belliydi. İlk setin sonunda seti bitirecek topları öldüremeyen Hanna Orthmann, ikinci setin 24. sayıları sonrası 2 çok net hücumla takımını set sayılarına bağladı ve set, günün en büyük sürprizlerinden Bahar Toksoy Guidetti’nin etkili servisi ile sona erdi.
Orta oyuncular Bahar ve Dicle’nin oldukça etkili olduğu 3. sette THY farkı bir ara 8 sayıya kadar çıkardı, hatta Ferhat Akbaş bazı oyuncuları 4. sete hazırlamak için değişikliklere başvurmuştu. Fakat Voronkova’nın servis turunda yakalanan 8-0’lık seri ligin namağlup liderini oyuna tekrar ortak etti. Setin kader anlarından birisi, durum 23-22 iken Maja’nın rahat pozisyonda Yaprak Erkek’i tercih etmesi ve Madison’ın yaptığı tekli bloktu. Böyle bir maçta set sonunda 2 sayı öne geçmek büyük bir fırsattı ve THY bu fırsatı çok iyi kullanıp maçta 2-1 öne geçti.
YASEMİN GÜVELİ’NİN PERFORMANSI
Maçın 4. ve 5. setlerini kazanarak müthiş bir galibiyete imza atan Eczacıbaşı’nda galibiyeti biraz da kenardan gelen oyuncuların performansına da bağlamak lazım. Servisler için oyuna alınan Yaprak Erkek ve yüzde 50’lik bir hücum performansı ile 3’ü blok 8 sayıya imza atan Yasemin Güveli galibiyette pay sahibi oldular. THY’de ise sahaya çıkan ilk 6 dışında sayı kazanan bir oyuncu yoktu. Henüz genç bir voleybol kulübünün takımı olduğu göz önüne alınırsa, yönetimin ve menajer Gizem Giraygil’in gelecek sezonun kadrosu oluşturulurken dikkat etmesi gereken şeylerden birisi de bu olacak. Bana göre maçın oyuncusu 56 top alıp yüzde 52 ile oynayarak 32 sayıya imza atan Maddison Kingdon’dı, örneğin takım arkadaşı, 57 top alan Kiera van Ryk, hücumda yüzde 33’e ancak ulaşabilmişti. Eczacıbaşı tarafında da maçın geneline bakıldığında Irina Voronkova’nın oldukça dengeli bir performans gösterdiğini söylememiz lazım. Sahada, THY liberosu Buse sonrasında en iyi servis karşılayan (yüzde 42 mükemmel ve yüzde 65 genel), takımında Bošković sonrası en çok sayı alan (14) Rus oyuncu aynı zamanda 3. sette 8-0, 4. sette 5-0’lık serilerin yakalandığı servis turunda da servisteydi. Son olarak THY’nin üst üste 3 maç kaybetmesi ve bir anda ilk 4 dışında kalması da onlar için tehlike çanlarının çaldığı anlamına geliyor.
MELİHA’DAN FARK ETTİREN PERFORMANS
Haftanın bir diğer çekişmeli geçmesi beklenen mücadelesi Fenerbahçe – Nilüfer Belediye maçıydı. Maçın özellikle ilk 2 setinde çekişmenin yüksek olduğu, fakat voleybol kalitesinin çok yüksek olmadığı bir müsabaka izledik. Öyle ki ilk setin sonunda son haftalarda bu köşede övdüğümüz Vital Heynen’in takımı yüzde 14’lük bir mükemmel manşet yüzdesi ile oynamıştı. Ancak ikinci sette özellikle bu sezonun flaş isimlerinden Sherridan Atkinson ile toparlanan Nilüfer Belediyesi skoru eşitlemeyi başardı. Üçüncü set ise bir Melissa Vargas özetiydi adeta. Farkı bir ara 9 sayıya kadar yükselten Fenerbahçe, setin sonunda skorun 20-18’e kadar gelmesine engel olamadı. Fakat Terzic’in tam bu andaki molası sonrası Melissa Vargas, servis ve hücumlarıyla o kadar net bir performans ortaya koydu ki, izleyenlere “bir an önce ulusal takım sezonu” gelsin dedirtti. 4. sette de özellikle arka alan savunmasında Arina’dan da katkı alan Fenerbahçe maçı kazanmayı başardı. Hem de rakibin 16 bloguna karşılık sadece 5 blok yaparak. Bu noktada Sherridan Atkinson’ın yaptığı 7 bloka dikkat çekmemiz lazım, bir pasçör çaprazının, böyle üst düzey bir maçta 7 blok yapması çok rastlanan bir şey değil. Meliha’nın da bu maçta, hücumda uzun süredir görmediğimiz bir katkı yaptığını söylemek lazım. Zaten savunması konusunda genel anlamda güvenilir bir isim olan Meliha hücumda da takımına katkı verir bir performans gösterebilse, sadece Fenerbahçe değil, ulusal takımdaki yeri de tartışılmaz hale gelecektir. Bir notumuz da Macris için. Brezilyalı pasör hala, kendi konfor alanını oluşturabilmiş değil. Yine bu maçta da köşe oyuncuların gerisine veya fileye çok yakın verdiği pasları ile karşılaştık, fakat yabancı sınırının da etkisiyle onun hala tam potansiyelini verebilmesi için fırsatlar oluşmamıştı. Artık Vargas’ın yerli oyuncu statüsünde oynamasının etkisiyle daha istikrarlı biçimde ilk 6 başlayacaktır ve kendisini daha sağlıklı olarak değerlendirme şansını bulacağız.
Galatasaray, Adana’dan galibiyetle dönerken maçın en çarpıcı performansı, geçtiğimiz hafta sarı-kırmızılı formadaki kariyerine çok da iyi başlayamayan Logan Eggleston’dan geldi. Yüzde 48’lik bir hücum yüzdesi ile 25 sayıya ulaşan ve takımının en skorer ismi olan genç Amerikalı, eğer servis karşılama yüzdelerini de geliştirebilirse, Galatasaray’ın sezon başından beri eksikliğini çektiği ve Bell ile dolduramadığı pasör çaprası pozisyonunda önemli bir kazanım olarak sayılacak. Sezon başında adeta yarım bir kadro kuran ve taraftarlarınca, ilk 8 için bile ciddi bir mücadele içerisine gireceği söylenen Galatasaray’ın bugün 4. sıraya yerleşmesinde Ataman hocaya da pay çıkarmak gerekiyor. Popovic başta olmak üzere bazı oyunculardan aldıkları bireysel performanslar takdire şayan.
Sarıyer Belediyesi, yükselişine dikkat çekmemiz gereken bir başka takım. Fikstür avantajlarının da etkisiyle son 6 maçta 6 galibiyet elde ettiler ve ilk 8’e kapağı attılar. Fakat önümüzdeki 5 haftada, üstlerindeki 6 takımın (Galatasaray dışındaki) 5’iyle oynayacaklar ve bu maçlardan sonra hala ilk 8’de kalmaları demek, orayı da nerede ise garantilemeleri demek olacak.